Blog Dünyası 100.Yazım

100.cü yazımı,postumu,blogger kumanda paneli deyimiyle yayınımı yapıyorum su anda cok heyecanlıyım.24 Kasım 2011 de baslayan blog yazma maceramın,24 şubattada bı hafta sonra üç ayı dolmus olacak,bu ilk 100. yazım olduğu için konu olarak kendime blogların dünyasını seçtim.
Okan Bayülgen'in dün geceki programını izlediniz mi bilmiyorum,bayan blog yazarlarını konuk etti.Ama size bişey söyleyeyim mi?Oradaki yazarların hiçbirini tanımıyorum cahilliğime verinde..
Sanırım bi tek Devletşah'ı duymuştum.Yemek konusunda yazdığını biliyorum.Programda konusulanları kısaca özetleyeyim size blog yazanlar para kazanıyorlarmıs,moda,yemek,gezme blogları dısındada blog yokmus.Yani öyle bı konusmalar gectıkı blog hakkında hıcbır bılgısı olmayan adam 'ooo para varmıs hemde iyi para bu ıste bende hemen blog acayım ' dıye dusunup, bu dunyaya gelırse hıc sasırmayın.
Benım tanıdığım tek blog yazarı var Oda PuCCadır..Nedense duygularını,düşüncelerini paylasan blogların bir kategoriye bile koyulmaması canımı sıktı birazcık.
Peki ben neden blog yazıyorum?Bunu birinci ayımı doldurduğum günde yazmıstım,benım bir amacım yok ve burası bı terapi yeri..
Burada harika insanlarla karsılastım,yeni dostlar edindim..İlk yazmaya basladığımda kimse takip etmiyordu beni,kendi kendime konusuyormusum gibi hissettim,sonradan takip edenler oldukca yalnız olmadığımı ve benı anlayan ınsanlar olduğunu gördüm ve gercekten mutlu oldum.Blog yazmak benim için bi hobi oldu bu üç ay içinde,ne para için nede baska bişey için yazıyorum.Ben basıma gelenleri paylasıyorum sadece..Yazmayınca kendimi kötü hissediyorum ve suclu hissediyorum.
Para için bu iş yapılmaz benim görüşüm,bilmediğiniz tanımadığınız bişeyin reklamı yapılmaz.Şöyle olabilir mesela beğendiğin gerçekten hoşuna giden kullandığın şeyleri yazarsın,yada beğenmediklerini yazmalısın,sadece para kazanma uğruna bana göre değil bu işler.
Yok milyonlar kazanılıyormusta,benım tanıdığım blogerlar içinde neden yok peki bu milyarder blogcular onu çözemedim.Eğer bu yazıyı blogtan para kazanmak ıcın bı kısı okursa sakın buna ınanmasın öyle bişey yok,içinizden geliyosa yazın modayla ilgili,hobilerle ilgili,mizahla ilgili,eğlenceyle ilgili,sinemayla ilgili,basınıza gelen seylerle ilgili,şiirler yazın mesela içinizden geliyorsa,okuduğunuz kitapları yazın mesela..Ama asla para için bişey yazmayın!
Bana blogumun en iyi kazancı burada gercekten iyi yürekli insanlarla tanısmam oldu..


Okan abi bizi bir sen anladın,sende yanlış anladın!


Blogerler için bi uygulamadanda bahsedeyim,bilginiz olsun.Facebooktada bir uygulama var arkadaslar yükleyebilirsiniz,facebooktan blogları takip edebilirsiniz.
Blogs4Us Uygulaması

Ahh bide unutmadan 17 Şubat Kediler günüymüş,bütün sevimli kedilerimizin kediler gününü kutlar patilerinden öperim :)) Garfieldin bir sözüyle yazıma son veriyorum,
'Sabahları sevebilirdim erken kalkmak olmasaydı'


Biricit kahvesini yaptı ve tvde korku filmi arıyor.

ilk resim alıntıdır

Şans,Kader,Talih(dikkat olumluluk içerir)

Madam Dö Gonç'un baslattığı bardaklasma etkınlığınde benım bardaklasacağım sevgili blogger arkadasım bellı oldu http://madamdogonc.blogspot.com/2012/02/bardaklasma-etkinligi-sonuclar.html  Kader bu ki sonuc acıklanmadan önce blogunu yeni keşfetmiştim arkadasımın ve sansıma o bana ben ona cıktık:)


Umarım beğenirsin beğenerek kullanırsın,bi mani cıkmazsa yarın kargoyla gönderiyorum,umarım ulaşır ve kahvelerini,çaylarını içerken blogumuda okuyup beni anarsın :) Çok heyecanlı ve harika bi etkinlikte denk geldik,umuyorumki bir gün yüzyüzede denk geliriz Kırmızı Evin Cadısı  :)

beğenmezsen değişim kartıyla gönderiyorum

Çam sakızı çoban armağanı,bardağın içine sığdırmaya çalıştım,

paketledim,üstünüde iyice sardım İstanbul'dan Kocaman sevgilerimle gönderiyorum kahveni içerken hep gülümse hep mutlu ol:)


Bu arada şans benim yüzüme gülmeye başladı hafta içinde bir sürü hediyeler kazandığımı öğrendim ve onların yazıları önümüzdeki haftaiçinde gelecek :)


Biricit kahvesini yudumlarken şanslı olduğunu ve sizin kadar iyi arkadasları olduğunu düşünerek iki kere şanslı olduğunu anladı,Okan Bayülgen'in programını izliyor

Röportaj Mimi (ünlü olunca işte bilemiyorum yani)

1. Ölmeden görmeyi istediğin bir ülke var mı? Neden orası?
Dubai'yi merak ediyorum ve Amerika'yı.Çünkü Altından yapılmıs bı otel var,Amerikada kafamda bigudiyle dolasmak istiyorum,doğal olmak hosuma gidiyor.

2. Kış mı?  Yaz mı?
Yaz,hatta şu köşe yaz köşesi bu köşe yine yaz köşesi.Kış ayında doğmuş olsamda kışı sevmiyorum ben.

3. Hiç saçının tamamını boyattın mı? Pişman mısın?
Evet hep boyalıdır.Bı ara mavi siyahtan sarıya cevırmıstım,o zaman saclar yanınca bı pısmanlık oldu haliyle.

4. Blog'umda en çok ne tarz konular görmek isterdin? 
Cherrycim blogunun yeni halini beğendim,makyajla ilgili konular ilgimi çeker.

5. Yaptığın en çılgınca şey neydi?
Motosiklete binmekti sanırım,elbıselerle gecenın 3ünde denize girmiştik arkadaslarla buda cılgıncaydı.

6. En sevdiğin tatlı nedir?
İçinde çikolata olan herşey bence tatlının kralıdır. 

7. Hiç bıkmadan kullanabileceğin oje rengi? 
Kırmızı

8. Hayvanları sever misin? Evde beslemeyi istedin mi hiç?
Kedim ve köpeğim vardı,şu anda muhabbet kuşum var.

9. Düzenli olarak takip ettiğin bir dergi var mı? Varsa hangisi?
Eskıden bı Hey Gırl vardı ama o zaman ben 30 yasında değıldım,Rouge var mesela ona bakarım bazen.Bazende Uykusuz.

10. Sence Türkiye'de en yaşanılası şehir neresi? Neden? 
İstanbul..Nereye gidersen git İstanbul'u ararsın,özlersin,baska yerde yapamazsın.

11. İnsanların sende gördüğü, dile getirdiği en iyi ve en kötü özelliğin nedir? 
En iyi özelliğim hmmm bunu bulamadım demekki iyi biri değilim,en kötü özelliğim saf olmam,bazen aniden sinirlenmem.


Mim yazısınıda hakkıyla bitiren Biricit kahve içip Hürrem'i izleyecek
resim alıntıdır

Sevgililer Gününde Ne Yapmalı?

Malum bugun sevgılıler gunu,sevgılısı olanlar sevgılılerıyle,evlı olanlar eslerıyle hedıyeler alıp vererek,romantık bı sekılde yada eğer öküz bi sevgiliye denk geldılerse sacma sapan bı sekılde gecırecekler.
Pekı bız yalnız olanlar ne yapacağız bugun..Önerilerim
-Yalnız ınsanlar ıcın duzenlenen sevgılıler gunu partılerıne gıdebılırsınız,herkes abaza olacağı ıcın sorun yok yani yiyin,için,bakısın,gozgoze gelın,tabıı o kalabalıkta kımle gozgoze geleceksın,hadı geldın dıyelım adamın nıyetı ne onu bı anlamanız lazım!
-Arkadaslarınızla bulusun,alısverıs yapın,sınemaya gıdın,tabıı elele gezen cıftlerı gorup moralınız bozulmayacaksa,
-Yemek yiyin,nerede olursanız olun evde yada dısarıda bol bol yemek yıyın,cıftler yanınızdan gecerken lokmaları coğaltın,
-Çikolata yiyin,bol bol hemde,
-Örgü örün,hobılerınıze zaman ayırın,ben harıc ben bır öremeyen becerıksız bı bayanımdır.
-Kitap okuyun,
-Tv izleyin bu aksam 'Öyle bir geçer zaman ki' var,ardından 23.00 cıvarında 1erkek 1kadın var,onları ızleyın,
-Kendinize bi kahve yapın ve ızlemedığınız korku&gerılım fılmlerını bu gece oturun ızleyın,
-Aaaa hala ıcınızde bıtmek tukenmek bılmeyen sinirsel sıkıntısal bı durum varsa gidin eskı sevgılınıze mesaj yazın,kendınızı düşürün,oda mı yetmedı kesmedıyse sızı,tanımadığınız bı numaraya mesaj atın,'hedıyen hazır aşkım'dıye,belkı mesajı okuyan bir çifttir onları kavga ettırıp ayırırsınız:))

Senede bırgun sevgılınızı hatırlıyorsanız eğer sadece bugun sevgı gosterılır sanıyorsanız sayın sevgılı cıftler cok yanılıyorsunuz.
Seven ınsan her zaman sevdığını soylemelıdır hareketlerıyle gostermelıdır,sevgı sadece pahalı hedıyeler almayla gosterılmez.Ama sevgılım olsaydı tekrar yazıyorum buradanda cıcek arası tektaş ısterdım :)
Sevgılın olduktan sonra sana hergun sevgılıler gunudur..

Sevgıler herkese..     

Biricit sevgililer gününde annesiyle sahlep içip,'sevgılıler gunu katlıamı' ısımlı romantık&gerılım&korku öğelerini içeren filmi izleyecek

resmin efektini ben yaptım
2.resim alıntıdır

Gerilim Korku Filmleri

Bahsedeceğim iki filmin türü gerilim ve korku.

İlk film İçerde orjınal adı Inside

Yönetmen : Alexandre Bustillo , Julien Maury
Senaryo : Alexandre Bustillo
Görüntü Yönetmeni : Laurent Barès
Müzik : François Eudes
Yapım : 2007, Fransa
Oyuncular
Béatrice Dalle (Kadın) , Alysson Paradis (Sarah) , Nathalie Roussel (Louise) , François-Régis Marchasson (Jean-Pierre) , Jean-Baptiste Tabourin (Matthieu)
Hamileyken bır trafık kazası gecıren Sarah esını bu kazada kaybeder,doğum yapmasına birgün kala da karsısına garıp bır kadın cıkmıstır.Bu andan ıtıbaren korku ve gerılım dolu anlar ızleyenlerı ve Sarah'ı beklemektedir.
Çok kanlı bi film,kana karsı alerjınız varsa kesınlıkle ızlemeyin.Ben çok kanlı filmleri sevmiyorum,onun dısında yüksek bi gerılım ıcınde ızlıyorsunuz filmi.Gerilim dozu gitgide artıyor ama sacma bı sonla film bitiyor.

İkinci filmimiz ise Ölüm Çığlığı orjınal adı Rec

Yapım: 2007, İspanya
Oyuncular: Manuela Velasco , Ferran Terraza , Carlos Lasarte , Akemi Goto , Ana Velásquez
Tv programı sunucusu Angela ve kameramanı Pablo,itfaiyecilerle ilgili bir program yapmaktadırlar,itfaiye binasında beklerken acil bi yardım telefonu alan itfaiye ekipi ve tv programcısı hemen olay yerine giderler,kendilerini gittikleri apartmanda korku ve gerılım dolu bır surprız beklıyordur.Gerılım dozu yüklü bir film ama bu filmin sonuda sacma bitti.Şimdiden söyliyimde sonrasında bana kızmayın eğer ızleyecekler olursa:)



Biricit ne zaman romantik filmleri izleyecek acaba?

Resımler alıntıdır

Sevgililer Günü Hediyeleri

Sevgılıler gunu gelmıs benım neyıme? Sankı sevgılım mı var?Olsaydı neler neler alırdım,gecen sene 7 Şubatta sevgılımden ayrıldığımı sıze anlatmıs mıydım?
Kavga ettık ve sevgılıler gunune bır hafta kala ayrıldık,tabıı ben cok planlı bı ınsan olduğum ıcın onun hedıyesını sıparıs vermıs ve ayrılmadan bı gun oncede teslım almıstım.Yanı hem ayrıldığım yetmıyormus gıbı yaptırdığım hedıyede basıma kalmıstı.
Neden dıyecek olursanız aldığım hedıye oyle normal bı ınsanın kullanacağı bısey değıldı,yanı herhangı bırı kullanamaz.Bır tanıdığım vasıtasıyla bulduğum fotoğrafcıya,bır bardağa ıkımızın fotoğrafımızı yaptırmıstım.Dolayısıyla ne kullanabılıyorum bardağı nede atabılıyorum,gercı kaldırdım onuda bıgun bu eskı sevgılılerımden kalan seylerı ne yapsam topluca çöpe atacağım sanırım.Ama buda bana guzel bı ders oldu.Demekkı ıyıce emın olmadan kımseye hedıye hatta ozel bı hedıye almayacağım.Bu benım gecırdığım ıkıncı yıl sevgılısız olarak.Ikı yıl oncede sevgılıme bı gomlek almıstım Allah'tan hedıye değısım kartı vardıda onu değıstırıp kendıme bı jean pantolon almıstım.Yok sımdı ondanda sevgılıler gunune bı hafta kala ayrılmadım,bı hafta sonra ayrıldım.Gomlekte bende kalmıstı cunku bedenıne olmamıs oda bana değıstermemı soylemıstı,neyse ıste sayın eskı sevgılımın yerıne ben kullandım hedıyeyı..
Peki bugune kadar neler aldım hediye olarak,çiçek cok aldım mesela normaldede buket buket almıslığım vardır.Çiçekleride cok severım.Yüzük hariç herseyi almısımdır hediye olarak.
Ama hıc unutamadığım bı sevgılıler gunu anım daha var,seni bana yazmıslar ısımlı dızıyı ızledıysenız,kız tam evlenme teklıfını bekledığı gun ayrılıyor ya,bende tam sevgılıler gununde evlenme teklıfı alacağımı sanarak gıttığım bulusmada canta ıle gerı donmustum,çiçekte yoktu ustelık tam şok olmustum.Ankaralı sevgılım cimriliğinden çiçek almamıstı,cimri diyorum ama aldığı hediye büyük bi markanındı(acaba çakma mı bu canta),ama ben evlenme teklıfı etmesını tercıh ederdım..Cıcekler ve tektaş..Bu gıdısle ruyamda bıle goremeyeceğım seyler sanırım..

Biricit artık hiçbi erkeğe hediye almayı düşünmüyor,tektasınıda kendı alacakmıs
resım alıntıdır

Kanser Ve Gratel

Hansel ve Gratel masalını küçükken eminimki herkes dinlemiştir.Benimde unutamadığım bi masaldır.Bu masal aklıma gelince cocukluk arkadasımı düşünürüm.O geldi aklıma şimdi yazmazsam hem ona hemde onunla geçen çocukluğuma yazık etmiş olurdum..
Masalın adını değiştirip Kanser ve Gratel yapıyorum..
Cocukluk arkadasımla bes yasından berı tanısıyorum yanı yırmıbes yıllık arkadasım benım,ılkokulda tanısmıstık sonrada annelerımız arkadas olmuslardı..Derken gelmeler gıtmeler komsu olmustuk bız gorusurken annelerımızde arkadas olmuslardı..13 14 yaslarımıza gelmıstık,arkadasımın kolunda bır sızı ve ağrıyla baslayan rahatsızlığını once onemsemedık,sonra ıse onun kanser olduğunu oğrendığımde ne dıyeceğımı bılememıstım..Kanser neydı kı? Tam onu bıle bılmıyordum ama etrafımızda yaslı akrabalarımızın öldüklerini bılıyordum,yaslı ınsanlar ölmüyorlar mıydı? Gencler ölür müydü?Hayır ya hayır benım arkadasım bunu haketmıyordu o yaslıda değıldı daha yenı yenı genc kız olmustuk..
Beraber evcılık oynadığım,cocukluğumun gectığı arkadasımla sanırım 16 yaslarındayken,onun kolu gıtgıde kuculmeye basladı amelıyatlar oldu ustuste, demır bı cubuk takmıslardı koluna platın.Bız yenı yenı erkek arkadaslar edınmeye basladığımız cağlarda o saclarının,kaşlarının gıtmesıne uzuluyordu,bende uzuluyordum,amelıyatı sonrasında Şişli Etfal hastanesınde annemle zıyaretıne gıtmıstık,ona bı muzık kutusu hedıye almıstım ve cıcekler..Cıcek gıbıydı benım arkadasım cunku o sarkıyı dınleyıncede muzık kutusuna bakınca benı ve cocukluğumuzu hatırlayacaktı..Ameliyatı sonrasında 6 ayda bır kontrole gıtmesı gerekıyordu,kontrole giderken bize gelirdi bi gece oncesınde bızdekı dua kıtaplarını alırdı ve okurdu gece boyu..Onların evınde dua kıtabı yoktu,babası ateist ablası ıse evlenıp hrıstıyan olmustu,bırde müslüman komsuları vardı..Bızdık,ama onun Allah'a ınancı tamdı..belkıde bendende tamdı..Kontrolu her guzel gectığınde bende sevınırdım..Yıllarca hastanelerde yasadı arkadasım,ılacları tedavısı ıcın ev bıle satıldı sağlığı uğruna..Sağlığına kavustu cok şükür..Inancı kavusturdu onu,güzel düşünmesi,pozıtıf olması..İnandı..Yaşayabileceğine inandı,kemik kanserini yendi çok şükür..
Şu anda evlendı ve ıkı erkek cocuğu oldu İstanbul'dan uzakta yasıyor esı ve cocuklarıyla mutlu bı sekılde.Tıpkı Hansel ve Gratel masalındakı gıbı ekmeklerı yere atıp evlerını buldukları gıbı masalda,arkadasımda umuduyla,yaşama sevıncıyle,ınancıyla kanseri yendi..

Biricit doğumgününü ilk kutlayan arkadasını anmadan edemedi.
resım alıntıdır