30 Mart 2012 Cuma

Bugün Günlerden 1 Beyaz 1 Biricit


Bugün günlerden Beyaz..
Bu konuya nereden geldim,2012 dizi tahminlerimde hiç yanılmadım,2012 dizileri yazımdada belirttiğim gibi reyting rekorları kıran iki dizi 1 Erkek 1 Kadın ve Yalan Dünya bildiğiniz gibi ortalığı kasıp kavuruyor.Bu aksam yalan dünya,sonrasındada beyazın show programı var.
Beyaz yani Beyazıt Öztürk , 1 erkek 1 kadın dizisine konuk oyuncu olarak geldi,geçen bölümde.Dizinin reklamlarındanda çok etkilendim.

1 Erkek 1 Kadın
1 Erkek 1 Beyaz
1 Kadın 1 Beyaz
1 Biricit 1 Beyaz neden olmasın ki değil mi ama? :)

Niye olur?

1 Bekar 1 Biricit
1 Bekar 1 Beyaz
Beyazda bekar bende bekarım
Ben bekarım Beyaz'da bekar
Beyaz'da annesi ile yaşıyor
Bende annemle yaşıyorum
Beyaz'da ünlülerle röportaj yapıyor(gerçi showman o ama olsun)
Bende geçende bir röportaj yaptım( :P)
Beyaz'da yaşlandı
Bende yaşlandım (düşün ben 14 yaşında falandım beyaz meshur olduğunda)
Beyaz'da genç duruyor
Bende genç duruyorum:)
Beyaz'da komik
Bende komiğim.(!)
İkimizde mesleğimizde başarılıyız.( yazar burda kendi içinde üstüne alındı ama olsun)
Bir Biricit 1 Beyaz
1 Beyaz 1 Biricit olmaz mı dersiniz? :))


Bir biscolata olmasada beyazda iyidir diyen biricit hayalindeki beyaz atlı prensi bakalım bulabilecek mi?
resim alıntıdır

28 Mart 2012 Çarşamba

Böğürtlenli Kuul'umsu Kadın ile Röportaj Yaptım


Moda blogları,makyaj ve bakım blogları,kişisel bloglar,haber blogları,hamile blogu,diyet blogu,yemek blogu,hobi blogu gibi bi sürü çeşidinin bulunduğu bir blog dünyasının içindeyiz.Düşündüm ve merak ettiğimiz bloggerlarla röportaj yapmaya karar verdim.
Kuulumsu kadına röportaj yapalım mı dedim ve olanlar oldu:))
Aaaaaa yapabilirsin haha :)
Roportaj fikrinde aklina gelmem ne buyuk onur efenim! Sevindirik oldum :) dedi.
:)) nasıl yapalım soru hazırlayalım ozmn kendıme bı kose yapcam her hafta bı bloggerı konuk edıcem senden baslıcam ılk sen? :D dedim
kosemın adı ne olsun dedim
Mailde yapalim tatlim dedi
köşemin adı ne olsun ? :D dedim
nası sorular hazırlıyım ozmn aksama yapalım mı?dedim
Bu kose roportaj kosesi olsun :) sorular senin istedigin sorular olsun, ama yarin quizim var bu aksam ona calisirim yarin aksam yapalim mi?dedi
Ya da tatlim sorulari hazirlayinca mail at ben cevaplayip sana gondereyim. Carsamba sabahtan da cevaplayabilirim, carsamba yayinlarsin?dedi
Hahahaha :))) deli yaaa :) kendimi unlu gibi hissettim yaz bunlari bak parantez iclerinde oyle yapiyolar ya dergilerde guzel olur :))dedi
Hani blogumun eski tipinde bi kiz fotosu vardi ya onu yollayabilirim. Ya da bakiyim ben baska da :) sen hangini koyardin onu da soyle ama dedi
ben sana maıl atarım soruları :) havalı ünlü kuulumsu,nede olsa puccanın hemserısı :) basarılar sınavında canım dedim
Haha :) tamam tatlim ben de cevaplarla foto gonderirim, foto bulamazsam da sen blogdan alirsin ama bulurum heralde :) ay cok eglenceli! :)dedi
tasarım oldu tip, :)) sımdıkıde guzel ıkısınıde koyalım:) sözlüğe basladım yaa kavram karmasındayım bacım sende gel sozluğe ck komık dedim veeee dedim-dedi karmaşıklığı sonucu bu röportaj ortaya çıktı..Ve Yaz Köşesi Röportajlarımın ilk konuğu ile röportajım..

Merhaba Kuul'umsu Kadın blogumun bu haftaki ve ilk YAZ KÖŞESİnin röportaj konuğu olarak hosgeldın.Blog dünyasına ne zaman adım attın?Hangi düşünce ile :) buralara düştün bacım dicem ama olmayacak:)Hangi amac için yazıosun,kimdir kuulumsu kadın?
Merhaba Biricit! Pek hoş buldum ben . Seni de hoş buldum, fikrini de, ilk roportajını bana teklif etmeni de. Böğürtlenlerim size efenim J
·         Haha! Soorma. Yağmurlu bi’eylül günüydü  Biricit. Sene 2011 daha. “Benim Hep Küçük Hayallerim Oldu” diyip yazmaya başlamışım. Bilirsin Kuul’umsunun Hayal Dünyasından hep sevgiler yolluyorum size, bu da öyle bi’yazıymış işte.
 Aslında tivitırda beni takip eden bi’arkadaşımın “kızım tivitlerine bayılıyorum, blog yazsana sen” demesiyle geldim buralara. Yani blog yazma fikri hiç yoktu bende. Yazdım, yazdıkça rahatladım. Küçük notlar tutmayı, yazmayı, saklamayı çok severim ben. Blog tam bana göreydi o yüzden. Hem yazdım, hem okudum. Tek takipçim kendimdim.  4 takipçim olduğunda “kızıııım 4 takipçim olmuş!” diye şaşkın bi mutluluk yaşamıştım mesela. Şimdi büyüdüm de roportaj veriyorum sen düşün J 
Kuul’umsu Kadın,evet.  Çünkü her ilişkime kuul  başlayıp kul tamamladığımı fark ettim o dönemde. Sonra kaybettiğimi. Bakma öyle kuul göründüğüme, sevdim mi kuulluktan çıkıp kulluğa geçiş yapıyorum ben. Bazen  kuulluğumu bozmamak için kendimi yırtıyorum. Bazen hakkaten kuulum. Bazen de kulum. Anlıycağın tam bir kuul’umsuyum! Eski sevgilimin yeni sevgilisinden, yeni sevgilimin eski sevgilisinden nefret ettiğimi söylemiş miydim? Peki böğürtlene bayıldığımı? Neyse..  Aslında Kuul’umsu Kadın henüz 24 yaşında, hala çiçeği burnunda denilebilebilicek bi’gıda mühendisi. Şimdi Yüksek Gıda Mühendisi olmak için uğraşıyo. Seminerler, tezler, ödevler..  Aynı zaman da çalışıyo. Aynı zamanda kpss kursuna gidip, şansını devlet kapısında da aramayı düşünüyo. Aynı zamanda spora gidiyo. Aynı zamanda annesine evde -sadece mutfakta- yardım ediyo. Ev işi denildi mi kendini elektrik süpürgesiyle çekip, süpürgenin torbasından çıkmayası geliyo. İçine bazen koala kaçıyo, hani şu süper tembel hayvan var ya, o. Bazen de öküz kaçıyo. Yiyo yiyo sonra duruyo bi’daha yiyo. Bazen alıp başını gidesi geliyo ama babası izin vermiyo. Bazen kafası bozuk olunca sürekli gittiği bi’yer olsun, arayanlarda oraya gelip “seni burada bulucağımı biliyodum” desinler istiyo, ama bu sadece dizilerde oluyo. Ayrıca hayatındaki insanların gizemini çözmeye çalışmaktan kariyeri “casusluk” yönünde ilerliycek sanırım. Uzattım çok. Evet. Tamam.
O değil de benim hiç “Bugun benim 1. Ayım anne!” “Bugün benim 6. ayım anne!”  postum olmadı Biricit! Büyüyünce “Bugün Benim  1. Yılım Anne!” postu olucam.

Oooo çok hamarat çok çalışkan bi blogger var karşımızda,umarım nice nice yıllarını görürüz,peki kimliğini neden saklıyorsun,gün geçtikçe hayran kitlen artıyor, bu merak uyandırıcı yazılarının sırrı nedir?
         Şimdi şöyle ki tatlım, ben en başından beri  her şeyimi yazıyorum buraya. İçimdeki Dışımda Kuul’umsuyum yani. Ve blog yazdığımı en yakınım olan bi’kaç kişi dışında kimse bilmez. Böyle daha rahat yazıyorum ben. Burda farklı bi’dünyadayım diyebilirim. Kimseye anlatmadığım şeyleri burada size anlattığım zamanlar oluyo. Sonra yorumlarınızla rahatladığım, fikir aldığım, mutluluğumu, üzüntümü paylaştığım.  Ben yazdıkça yazılarımın bi’tarzı oluştu sonra. Yani artık beni okuyan biri, bi’yazı görse rahatlıkla “bu kuul’umsunun yazısı” diyebilir. Komikli yazıyorum biraz. Kendime has Kuul’umsu bişeyler oluştu ve herkes buna alıştı artık. Mesela herkes en büyük hayalimin Küçük Kuul’umsu yapıp markete sigara almaya yollamak olduğunu bilir. J Eğleniyorum yazarken ve beni okuyanların da eğlendiğini görüyorum. Böğürtlen böğürtlen geçinip gidiyoruz işte. Hem Kuul’umsu Kadın gerçek benle aynı. Sadece fotoğrafı değişik. O da benim Kuul’umsuluğum olsun artık diy mi?

 Böğürtlenli Kuul’umsu hayatta kendini nerede görüyor,nelerden ilham alır?Belirli günlerle ilgili yazıların var,nereden geliyor aklına?:) Ve tabiiki küçük kuul’umsu J
       Kendimi Eiffel’de görüyorum tatlım. Oraya gitmişim mesela. Orda evlenme teklifi almışım falan. Aayy! Günde bi’milyon mekik çekerek Adriana Lima gibi olmuşum mesela. Sonraa, Adam Levine’ı dinlemeye gitmişim bi’gün. “Adaaaaaam evlen benimle!” denilebilir mi ki onun orda da? Neyse.. Mesela Akademik Kariyer yapmışım ben, Yrd.Dç.Dr.Kuul’umsu Kadın. Ya da dur Prof.Dr.Kuul’umsu Kadın olmuşum. Uuu. Küçük Kuul’umsulu günler olmuş sonra mesela. Bana sigara almaya gitmeye başlamış falan. Denize karşı bi’evde yaşıyorum mesela. Sallanan sandalyem, gramafonum , 45’lik plaklarımın arasındayım mesela. Bazen bi’çatı katındayım mesela; yağmur var bi’de kitaplarım. Bazen Böğürtlen Bahçesinin tam ortasındayım mesela.. Kendimi buralarda görüyorum yani Biricitim. Aman tamam, mesela diyorum canııım mesaladan yani.
Yaşadıklarımdan, gördüklerimden ve hayallerimden ilham alıyorum ben. Sonra bazen bi’şarkıdan, bazen bi’fotoğraftan, bazen havadan..
Kuul’umsu Kadın Belirli Günler ve Haftaları bir klasik, evet. J Geçen yaz haftasonu tatilinden dönmüştüm. Sabah uyandığımda her yerim ağrıyodu. Uykusuzdum da. Hiç unutmuyorum günlerden de pazartesi. Öyle de lanet bi’gün. Neyse, o sabah demiştim ki;  bugun 12 Temmuz  “Dünya Her Yerim Et Kırığı Oldu Çok Ağrıyo ve Uykumu Hiç Alamadım Günü”  kutlu olsun!  -Yazar burada 12 Temmuz diye desteksiz sallamıştır- O zamandan bu zamana Kuul’umsu Kadın Belirli Günler ve Haftalarını içeriğiyle birlikte yazıp kutluyorum, kutlatıyoum. “Dünyayı S*ktir Etme Günü” ve “Adam Levine’a Aşık Oldum Günü” en popüler günlerimdendir efenim. J


Birazda özel hayatınla ilgili soracağım izninle:) Erkek arkadaşın var mı?Erkekler hakkında ne düşünüyorsun?
      Öhöm. Erkekler hakkında çok güzel düşünüyorum Biricit J  Hatta öyle güzel düşünüyorum ki; 13 Mart’ı Kuul’umsu Kadın Belirli Günler ve Haftalarında Erkekler Günü Olarak ilan ettim. Aslında orda var tüm düşündüklerim. Sonra “Bir Familya Olarak; Erkek Orospusu” postumda bu familyadan olan erkeklerden de çok güzel bahsettim. –Yazar burada bu yazıların linklerinin verilmesini rica ediyor- Kuul’umsunun Hayal Dünyasındaki erkeği arıyorum ben aslında. “Böğürtlen Reçeli sendin aşkım” diycem O’na. Biliyo musun sanki öyle biri var. Hem artık kuulluktan çıkıp kul olmak da yok, artık kuulumsuluk var. Yaşasın Kuulumsuculuk!  Yapıcam olucak! Adımı Kuul’umsu Ağaoğlu koydum.



Beğendiğin,en iyi diyebileceğin blogcular kimler?Örnek aldığın blogcular var mı?
         Burda okuduğum herkes o kadar farklı ki. Ve o kadar güzel ki.. İnan herkesten farklı keyif alıyorum okurken. “Getir bi’duble içicem” dedirtenler de var, beni Kuul’umsu Sayarı yapanlar da, kahkaha attıranlar da, düşündürenler de, sinir edenler de. Farklı pencereler buluyorum hayata bakmak için. Ve çok güzel insanlarla tanışıyorum. İyi ki buradayım, iyi ki buradasınız!

 Blog yazmak isteyen yeni blogger arkadaslara ne önerirsin?Son olarak neler söylemek istersin okuyucularına sosyal mesacın?:)
    Yazsınlar. İçlerinden gelen her şeyi yazsınlar. Yazdıkça kendini buluyo insan çünkü. En büyük rahatlama biçimi hem de. Yollamasan bile yazdığın mesajlar yok mu? Yazıp sildiğin? Taslaklara kaydettiğin? İşte öyle yazsınlar. Blogspot kendi kaydediyo zaten. J -yazar burada kendini bloggerda yıllanmış gibi hissediyor-
Selam! Bir yaşam biçimi olarak; blog yazıp, bir hobi olarak; mim cevaplayan Kuul’umsu Kadın ben. Bugün  28 Mart “Dünya Biricit İlk Ropörtajını Kuul’umsuyla Yaptı, İkisi de Çok Heycanlandı Günü”. Kutlu olsun!
Son olarak Biricit okurlarına sesleniyorum burdan; bi’ Biricit olmasam da, yine de oynar mısınız benimle?  Böğürtlenlerim de var hem de. J
Oldu o zaman, teşekkürler!
Böğürtlenli Kuul'umsu bugünün yazısını bekliyorum çok güzel bi gün bulmuşsun,çok teşekkür ederim konuğum olduğun için.
Her hafta değil ama 15 günde bir yada ayda bir YAZ KÖŞESİ röportajlarıma devam edeceğim,önerileriniz için bana mailimden veya twitterimdan ulaşabilirsiniz.
Biricit bir başka röportajda görüşmek üzere dedi,böğürtlenliye sevgilerini gönderdi ve kahve yapmaya gitti
resimler kuumlu kadının blogundan alıntıdır

Oriflame Göz Kremim Geldi

Oriflame çekilişinden kazandığım göz kremim geldi:)
İki gündür kullanıyorum mini kremimi,kolay emiliyor,gözaltlarıma sürüyorum,tamda bana gerekli olan bir üründü,umarım faydasını da görürüm.Bakım kremlerine merakım,ilgim çok o yüzden yararını gördüğümde alacağım..
 Oriflame'ma ve Makyaj-Kozmetik-Güzellik bloguna teşekkürler. :)



Biricit göz kremini de aldı,kazayakları artık çıkmayacak o yüzden çok mutlu oldu.

25 Mart 2012 Pazar

oh be dediklerim,özlediklerim,hayallerim mimi




Hayatınızda ‘artık yok’ dediğiniz şeyler var mı?
Babam yok mesela uzun zaman önce kaybettim,yokluğu hissedilebilir derece insanı üzüyor.
Onun dışında aşk yok mesela..Önceden var mıydı?o da mechul ya neyse..
Soruyu şöyle anlasam artık yok olarak neyi derdim,evlenince hamile kalınca artık sigara yok derdim mesela.
Sevdiğim insanların çoğu artık yok aslında dıyıp kısaca özetliyim bu konu nereye gidio yahu hüzünlü mü ne?
O zaman sunlar artık yok: ahh salak bırıcıt,ahh sazan bırıcıt,ahh anlayıp dınlemeden aniden karar veren biricit,ahh ıntıkamcı bırıcıt,ahh bı sanıye susmayıp karsındakınıde dınlemeyen bırıcıt,ahh bu kadar sevdığını bellı eden bırıcıt,ahh bu kadar değer veren  bırıcıt artık yok!
kılolarda artık yok! belkı gaza gelırımde rejım falan yaparım.
Eskiden bu yana neler değişti sizce? Neleri özlüyorsunuz peki, neleri yad ediyorsunuz?
90larda susam sokağı izlerdim,2000li yıllarda susam sokağından elm sokağına geçiş yaptım.
Cocukluğumdan bu yana herkes ve hersey değıstı,büyüdüm mesela.Ne oluyo yahu yaslanıorum sanırım..İnsanları anlamaya,dostu,düşmanı tanımaya basladım.
Neleri özlüyorum,eski dostlukları özlüyorum,cıkarsız, menfaatsız, gercek olan dostları..
Cocukluğumu ozluyorum,cocukluk arkadaslarımla bulusurum,iş arkadasından dost olmaz derler ama ısten ayrılınca dahada cok olduğu kanaatındeyım,eskı ıs arkadaslarımla sık sık gorusurum,eskı gunlerı yad ederız.
Ya da aklınıza gelince ‘iyi ki de değişti’ dediğiniz şeyler oluyor mu?
Yalancı,sahte ınsanların gercek yuzlerını gormek ve onlarla ılıskılerımı bıtırmek tabııkı ıyıkıde dostluğumuz bıttı ıyıkıde değıstı dedığım seydır.İyiki büyüdüm yaa yoksa sınavlar,ergenlık vb.uğras ısın yoksa..
Hayatınızda neyin değişmesini isterdiniz? 
Evimle ilgili ve iş hayatımla ilgili değişiklikler gündemde,ınsallah ıkısındede ıstedığım sekılde seyler olursa cok mutlu bi biricit olucam.
Aşk hayatıyla ilgili anca mucize gerekli..
Yeni bir eşya, yeni bir hayat ya da yeni bir icat mı istediğiniz? ‘Hayalimdir…’ dediğiniz bir şey söyler misiniz? 
Aldatmayan erkek üretilmesi mümkünse ondan,yok mümkünü yoksa aldatıldığı anda haber veren bı cıhaz olmalı.
Kilo aldırmayan pasta ve çikolata üretilmesini istiyorum.
İlk bulusmamızı nikah daıresının önünde yapacağım o kadar ciddi düşünen bi koca istiyorum:)
Dizi seven,biscolata kıvamında ,cıkolatalı kurabıye yapmayı bılen,beraber yemek yapabıleceğımız,konusup,gülüp eğlenebileceğimiz,karakter sahıbı bı erkek hayalimdir.Deniz manzaralı bi ev tabiiki,bunuda yazmasam olmazdı.

Biricit bir mim yazısını daha bitirmenin rahatladığı ile kahvesini içiyor
resim alıntıdır

anneee ben sözlüktede yazıyorum


Çok eğlenceli sadece bloggerlar için bi sözlük açıldı,WEBLOG duydunuz mu arkadaslar,harika vakit geçirebileceğiniz,bağımlılık yaratan,eğlenceli bi yer hepinizi bekleriz.Biricit'te burada yazıyor ve hepinizin gelip bu eğlenceye katılmanızı istiyor:)
Bloggerlar kendi aramızda kaynasıyoruz,sıcacık bi aile ortamında,çok güzel bi yer arkadaslar,tavsiye ederim,paylaşalım kaynasalım:)) yan etkisi bağımlılık yapması,pc basından ayrılamıyorum kac gündür,evi temızlıcem oturduğum yerde kaldım,cok güzel bi yer çook:)

http://weblog.sozlukspot.com/  tıklayın,üye olun sözlükte yazın :)

Biricit weblog sözlüğü çok sevdi,cici weblog sözlük
resim alıntıdır

24 Mart 2012 Cumartesi

Ünlülerin Kasadaki Halleri


Uzun yıllar mağazacılık sektöründe çalıştığımı anlatmıstım.İki büyük Avm'de üniversite yıllarımda ve sonrasındada kendime göre iş bulamayınca ve calısmam gerektığı ıcın calıstım.
Yoksa mağazacılık hele hele bı yapımarkette calısmak hıc tavsıye edeceğım yada aman aman yapın basınız göğe eriyo dıyeceğım bısey değıl.Ama bazı zamanlarda eğlenceli gectığıde olmustu.Buyuk Avmler heleki sosyetenin ve ünlülerin sık sık gittiği yerlerde calısmak gayet hos hergun bı ünlüyü görüyosunuz onların dünyasına kısa bı gecıs yapıosunuz.
Mesela basıma gecen ılgınc olaylarla ünlüler hakkında ki dusuncelerım cok değıstı.Onlarda bızım gıbı ınsanlar,mesela bazılarını cok severdım ama gorup konustuğumda ne kadar da gozumde buyutmusum dedıklerım oldu.
Kasiyer olarak calıstığım yıllarda sıcaklığı ve hareketlerı ıle en beğendığım ünlüler


Şarkıcı Aydın(kuşum Aydın) baska bı kasadan odemesını yapmak ıcın beklerken,kasa arkası dedığımız arkadasımla sohbet edıyordum ahh keske benım kasamdan gecseydı cok severım ben Aydın'ı yaa,oda yerınde durmadı ve Aydın'ın yanına gitti,su kasadakı kız sızı cok sevıyormus,onun kasasından gecmenızı ıstıyor dedı,bı kac metre ılerıdelerdı ama utancımdan yerın dıbıne gecmıstım ve Aydın benım kasama doğru gelıodu o zamanlar 18 yasında falandım yüzüm kıpkırmızı oldu sanırım pat dıye karsımda belırdı,o kadar tatlı o kadar sempatıkkı,aaa sen benı sevıyormussun oyle duydum hemen senın kasandan gecmeye karar verdım dedı, ımzalı resmını ıstemıstım kasamdan gectıkten sonra ama yanında yokmus neyse sarıldı oyle seker bı ınsankı gercekten sıcakkanlı bırısı.



Ayşe Özgün, o zamanlar tvde programı vardı karsımda gordum ve o, o ınanmıyorum dıye dusunurken gercektende oydu,upuzun boylu,kibar,nazik cok tatlı bı kadın,cok hanımefendı bırısı, ses tonu bıle tvdekı gıbı :)



Ceyda Düvenci,bi insan bu kadar tatlı olamaz,aa nasılsınız dedım ıyıyım canım sen nasılsın dıyo,cok sevdığım bı oyuncuydu zaten ama o kibar hali benim kalbimi bi kez daha kazandı,yardım edıp aldıklarını posetlemek ıstedım ınanmazsınız ben yaparım aa olur mu oyle sey dedı,cok cok nazik cok sevimli bi kadın,ünlü olmus ama ınsanlığını kaybetmemıs,burnu havalarda ünlülerden değil.


Fatma Girik,sımdı yalan soylemıyım benım kasamdan gecmemıstı ama mağaza ıcıne geldığını duyunca kasaya yaklasınca yakınına gıttım gercekten oydu ınanamadım ve hayatım boyunca bı daha onun gözlerinin renginde kimseyi göreceğimi sanmıyorum bı durusu var böyle mert,hanımefendi harika ötesi bi kadın.


Zeyno Gönenç, namı değer dominant teyze kendisini zaten severdim,kasamdan geçince ise cok mutlu oldum,cok hanımefendi birisi,bi ses tonu var çok güzel eeee ıııı gıbı konusma arası bıle yapmıyor akıcı bı Türkçe,cok sevimli çok hos bı kadındı,tavırları ve kıbarlığı hala gozumun onunde.



Defne Joy Foster inanamayacağınız bi doğallık,samimilik,neşesi hareketliliği aynı tvdeki gibiydi ve bana söylediği sözler gün boyu neşe dolu olmamı sağlamıstı,nur içinde yat tatlım olur mu,mekanın cennet olsun.


İsim vermeden anlatacağım diğer ünlüler ise tam bir faciaydı.
Çok sevdiğim türküleri meşhur birisi ama sesi harika bi sanatcı,kasamdan geçti kadını öyle ahım şahım görüyomusumki tvden bibucuk metre boyu varmıs,ama tabııkı boyu değıl sesını ve karakterini severdım ama ödemesi esnasında kredi kartıyla ödeme yapınca,o zamanlar şifre olayları yoktu,beni tanımadın mı dedi tabiki tanıdım ama mecburen kimliğinizi görmem gerekiyor dediğimde sanırım onun için yada egosu ıcın bilerek böyle bi istekte bulunduğumu sandı ve sert bi şekilde al bak şimdi memnun oldun mu dedi,o kadar sevdiğim sarkılarıyla mutlu olduğum kadın bu muydu?o günden sonra o kadının hiçbi şarkısını dinlemedim ve nefret ettim o kadından,genç bi türkücü bi iki detay versem hemen tanırsınız o yüzden hiç detay vermicem:)
Eski mankenlerden,10 yıldır dizilerde boy gösteren,halende bi dizide oyuncu olan harika fiziğe sahip olan kişiyi cok severdik,baska bı arkadasımın kasasından gecerken oda kimlik görmek isteyince oda bi sinirlendi sen beni tanımadın mı göstermiyorum dedi,arkadasımızda o zaman işleminizi yapamam dedi,zorla morla kimliğini gösterdi arkadasımızıda azarladı,kadının bi boyu var iki metre topukluda giymiş upuzundu,ama bizim kimliğini isterken onu düşünerek,ona yararı olacağını anlayacak kapasitede biri değildi ve asırı havalıydı.
Gazeteci kadını cok severdım gercekten cok tanıdığımdan değıl ama annemin genclık yıllarından bı gun annem ve babam yolda kalıyorlar incirli civarlarında 35 yıl önce yağmurlu bı aksamda o günlerde minibüsler taksiler otobusler boyle cok değil,o zamanlar genc bı gazeteci olan bu hanımefendı annemleri arabasına alıyor ve gidecekleri yere kadar bırakıyor,siyasi olaylardan bahsediyorlar,annem bu olayı taaa cok eskıden anlatmıstı,o andan ıtıbaren o kadına sempatım vardı,fakat kasamdan ne zaman gecıp kredi kartını kasama fırlatıp ödeme yaparken gördüm,bide bana esyalarımı posetle dedığınde o an için bitti ve sevmediğim insanlar arasında yer alıyor artık.
Baska bi olayda yine o zamanlar ben 24lü yaslarımdayken bi arkadasımızda part-tıme calısıyodu,17 yaslarındakı arkadascağızımıza ünlü biri denk geldi,ünlü oyuncu cok yaslanmıstı ama bakımlı yınede,eski Türk filmlerinden tanıdığımız genelde 18yas uzerının cok ıyı bıldığı fılmlerde yer alan bı oyuncu,fakat derler ya bazen oyuncunun rolu ustune yapısıyor,yıne kredı kartı ve kımlık gorme ısteğını cocuğa küfür ederek egosunu tatmın etmeye calıstı bu bayanda.Hatta buda yetmedı arkasında sırada bekleyen diğer musterılerle ağız dalasına gırdı mağazayı bırbırıne kattı,mağazanın musterısı cocuk sızı nerden tanısın artık fılmlere mı cıkıosunuz dıyınce,( kasıyer cocukta sızı tanımıyorum demıs) bas bas bağırıp musterı hızmetlerıne sıkayete gıttı ama nasıl bağırmalar nasıl küfürler ınanamazsınız.
Mağaza müdürü araya girip yardımcı olmustu,baska kasadan ıslemı yapıldı.
En son anlatacağım kişi ise Avm'nin sahibinin oğlu mağazaya giriyor ve baslıyor sigara içmeye( bu arada sigara içme olayı AVMlerde yasak,sadece yemek katında serbest o zamanlar)
Aman napıosunuz dıyen guvenlık gorevlısıne ordan mağaza gorevlısı sonrada en son mağaza muduruyle kavga eden sayın avm sahıbının oğlu,küfürleriyle mağazada bağırmaya baslıyor ben buraların sahıbıyım sız kımsınız hepınızı ısten attıracağım dıyor.Sonucta kavga olayına donunce ayırdılar musterıler huzursuz oldu,tabııkı kımseyı ısten atmadılar ama bıkac gun bu olayın dedıkoduları ısyerınde gezdı durdu.

Biricit der ki Ünlüde olsan önce insan ol,zenginde olsan önce karakter sahibi ol!
resimler alıntıdır

23 Mart 2012 Cuma

Siyahlı Kadın



Orjinal Adı: The Woman İn Black
Yapım: 2012  -  İngiltere 
Tür: Dram,  Gerilim,  Korku, 
Süre: 95 dakika
Yönetmen: James Watkins, 
Oyuncular: Daniel Radcliffe,  Ciaran Hinds,  Roger Allam,  Janet McTeer,  Victor McGuire,  Emma Shorey,  Sophie Stuckey,  Aoife Doherty,  Alisa Khazanova,  Alexia Osborne, 

Nihayet Siyahlı Kadın filmini izleyebildim,iki kız arkadaşımla beraber izlediğimiz filmde bazı sahnelerde kolkola girip,ani sahnelerde ise hop oturup hop kalktık.Filmin efektleri harikaydı,ürkütücü tam yerinde bazı sahneler.Umduğum gibiydi film çok beğendik.
Önce Hayri Pıtırı (Harry Potter) görünce şaşırdım ne kadar büyümüş ergenlikten çıkmış hatta film icabı cocuğu var.Gözlükleri falan atmış,böyle efendi bi avukat rolünde,ama şimdi alıcı gözüyle bakarsak boyu kısa ve kilo olarakta zayıf geldi bana,ama göz rengi çok güzel ve yüzünde bi masumluk var,böyle mama reklamından fırlamış gibi bi adam ne datlı diye düşündüm,ayy yanımda olsa ben korurdum bunu siyahlı kadından diye izledim,rolünün hakkını vermiş,ama nerde bi biscolata erkeği kası,nerde bi fetih filmi lağımcısı kası diyede içimden geçirmedim,ama yinede masumluğuna verdik çocukcağızın.



Avukat Arthur,kendisine verilen işi yapmak için,farklı bi köye gidiyor,gittiği köydede tuhaf insanlar,onların hayali efsanesi ile yüzyüze geliyor,eski bir köşkte yaptığı çalışmalarda kahramanımızın başınada gelmeyen kalmıyor..
Filmin sonu sürpriz bi şekilde bitiyor fakat bu sürpriz kimine göre iyi kimine göre kötü,bakış açısına bağlı.Kesinlikle tavsiye ederim izleyin,gerilin ve gizemli bi filme tanık olun.(oyuncaklarla ilgili kısımlarda nerden bulmuşlar bu oyuncakları dedirtti)

Harry Potter bile evlendi,hatta çocuk yaptı ben hala bekarım diyen biricit,ben yapsam yapsam kahve yaparım dedi ve kahve yapmaya gitti
resimler alıntıdır