29 Ocak 2013 Salı

Biricit'in Bir Pazar Günü :)



Geçen pazar günü çok samimi olduğum,kanka diye tabir ettiğimiz yani o derece yakın arkadaşımla bulusup yedik,içtik ve Biricit'in doğum günü kırk gün kırk gece kutlanır misali,kutlamalara devam ettik:)bana hediye almış pazar günü verdi çok sevindim arkadaşıma teşekkürler ettim durdum bütün gün:)
Önce ne yesek diye düşündük,aslında sadece kahve içmek için buluşmuştuk fakat ama lakin bizim kör gırtlağımız durmadı,yemek kokularının azizliğine uğradık ve önce bişiler atıştıralım dedik.Sonrası malum ne yesek derdine geçtik ve etlisini çok sevdiğimiz tantuninin tavuklusunu deneyelim dedik fakat tavuk döneri gibi tadı vardı ikimizde beğenmedik. Ayran iyiydi ama:) 


Sonrada kahve içelim diye girdiğimiz Özsüt'ten kahvenin bizi kesmeyeceğini anlamamız hiç uzun sürmedi.Çünkü tatlı menülerini verdiler,hemde bize..:) Menuye yarım saat baktık desek inanmazsınız ama yarım saat menuye baktık.Ve istediğimiz çoğu yeni pastayı bulamadık ama beğendıklerımızden sipariş ettik,arkadasım profıterollu pasta yedi.Benimkide çikolatalı trio sanırım ismi:))


Sonrada dayanamadım Özsüt'ün vitrinini çektim,çünkü vitrine yapışmak üzereydim:))








Eve geldiğimde arkadasımın hediyesini fotografladım Koton'dan bı hırka almıs ve bırde çok hoş bir küpe,ben cok beğendım:)) Gerçi artık blogumda ne derece hedıye yayınlarım,arkadaslarımdan gelen samimi,içten sıcak hediyeleri bilemiyorum çünkü valla geçen Sevdacığımın doğum günü hediyelerinden olan,hatta bana özel getirttiği sürpriz bilekliği pazar günü takarken ki ilk kez takıodum,taktığım saniyede bileklik bileğimden koptu,dağıldı,tam ne kadar güzel durdu diodum,şok oldum,tamir ettirip kullanacağım ama kesinlikle nazar ve göz o yüzden bilmiyorum hediye yazılarımı ne yapıcam,sadece söylenecek şu var insanları kıskanmayın bence onda var bende yok demeyin,birgün sizinde olur hasetlikle bişey elde edilmez,neyse negatif enerjiler gitti,nazarlar,napalım:))

Hırkam ama ben kazak olarak giyicem:))


küpelerim:))

En son eve gelirkende Gratis'e uğradım ve bikaç minik şey aldım:) Yüz maskeleri çok hosuma gitti umarım sonucuda iyi olur:) Bamboo hand kremi niye aldım onu bende bilmiyorum:))




Biricit derki,haftanız nasıl olursa olsun,pazarınız güzel olsun:))

27 Ocak 2013 Pazar

Biricit'in Vücut ve El Kremleri,Nemlendiricileri!:)



Kışın ortasındayız,soğuk havanın etkisinden cildimiz iyice kurumaya başladı,benim kadar kuru bir cilde sahipseniz zaten kış zor geçiyordur sizinde eminimki:))Kışın bence nemlendirme kremlerine daha çok önem vermeliyiz,ben sürekli kullanmaya çalışıyorum,hem vücut hemde ellerim açısından,kullandığım ürünlerden sizin için karışık bir yazı hazırladım:) Beğenmediğim ürünleri pek yazmamaya çalışıyorum.Beğendiğim yada en azından kullandığımızda faydası olan nemlendiricilerim:)



Dalan D'Olive Intensive Cream: Limangoboxtan sanırım çıkmıştı iyikide çıkmış:)) Çünkü harika bir krem,yağlı olmasına rağmen kolay emiliyor ve kesinlikle tam bir kış kremi diyebilirim,o kadar pahalı bir üründe değil,zeytinyağı içerikli bir ürün ben çok beğenerek kullanıyorum.İçeriğinde zeytinyağı,e vitamini ve antitoksidan özellikli maddeler bulunuyor.



Dove Body Silk Krem: Hiç yağlı özelliği olmayan,el ve vücutta hatta ben yüzümdede kullanıyorum herhangi bir zararını da görmedim şu ana kadar,oldukça iyi nemlendiren bir krem,ben salatalık özlü olanını kullanıyorum,çok memnunum,yıllardırda kullanıyorum.İçeriğinde salatalık ve yeşil çay özlerini barındırıyor.



The Body Shop Moroccan Krem: Bu kremi yeni kullanmaya başladım,yağlı gibi görünsede kolay emiliyor ve hoş bir kokusu var,Sevdacığıma tesekkurler onun hediyesiydi:)) İçeriğindeki taze gül yağı ve özleri bu güzel,hoş kokuyu sağlamış bence:)




Doa Fesleğen Kremi: Yağlı bir krem olmasına rağmen hemen emilimini başarılı buldum,kokusuda gayet hoş,nemlendirme etkisi de çok iyi.Shea Butter ve Fesleğen içerikli bu kremin nemlendirme etkisi dışında,böcek ve sinek gibi haşeratlardan da koruyormuş,ben zaten korkarım:))Bu açıdanda iyi bir krem yani:))




Rossmann Synergen Hand Creme: Rossmanın bu kremide Sevdacığımın hediyesiydi çok teşekkür ederim:)) Kokusu çok hoşuma giden bir krem ve nemlendirmeside gayet iyi.Beğenerek kullandığım ürünlerden.Çiçek kokulu bu kremin içeriğinde;kesinlikle yasemin olduğunu tahmin ediyorum:))Güneş öpücüğü kremimde favorilerim arasında:)



Benri Strawberry Krem: Gratislerde satılan bir krem,losyon misali biraz yağlı bir krem olmasına rağmen,çilek kokusu vücutta ve ellerde hoş olmuyorda değil:)) Kokusu aşırı aşırı çilekli:)



Oriflame Silk&Cashmere Hand Crem: Kokusu gayet hoş bir krem ben el kremi olmasına rağmen vücut içinde kullanıyorum,kollarımda ve dirseklerimdede oldukça etkili bir ürün.İçeriğinde silk proteinleri içeren bir ürün.



Victoria's Secret Love Spell Body Lotion: En güzelini en sona sakladım:)) Vücut için harika bir losyon ve nemlendirici özelliklede kokusu harika,bir Viktorya Secret Mankeni olamasamda kremini sürüyorum ama:)) Şeftali,kiraz çiçeği,yulaf ekstresi,üzüm çekirdeği ekstresi ve e vitamini içeren bu losyon kreme bayılıyorum:))


Bu arada ufak bir hatırlatma Modakoku ile yaptığımız çekilişe katılmadıysanız buradan,
MrMaana ile yaptığımız çekilişime katılmadıysanız buradan katılabilirsiniz,çok teşekkür ederim herkese:)

Biricit derki,nemlendirme çok önemli!:)

26 Ocak 2013 Cumartesi

Mimlendim ve Mimledim:)



3 Tane Mim beni bekleyince 3'ünüde aynı anda yapayım dedim:)) 




Ben babamı özledim..hemde anlatamayacağım kadar çok..
Ben en çok Sevdiğimi özledim..Yanımda olsada bana kızsa ama yanımda olsa..Eski dostlarımı,80li 90lı yılları,çocukluğumu özledim.Hani o zamanlar efendi erkekler vardı ya,babacan..Hani o zamanlar harika kadınlar vardı ya birbirleri hakkında kötülük düşünmeyen insanlar,dostluklar vardı ya ben en çok o insanları özledim..Hani böyle top oynardık,ip atlardık,leblebi tozundan yiyip,turbo sakızlarla mutlu olurduk,masum masum gülerdik ya o günleri,o zamanları özledim ben..Çocukluğumu,çocuk gibi yaşamayı özledim,bir de lunaparkı özledim ben,şimdilerdi ki insanların dönme dolapları gibi değilde,gerçek dönme dolaba binmeyi ve çarpışan otomobillere binmeyi özledim ben..

Büyük harfli yazılanları yanıtlıyoruz,boşlukları dolduralım lütfenn:))


ŞU AN......ÇOK SEVİNİRİM
Şu an beklediğim güzel haberleri alırsam çok sevinirim!:) Sevdiğim yanımda olsa da acayip sevinirdim yani!Bir de evlenme teklifi alsam düşüp bayılırım sevinçten yani!!:))

ŞİMDİ....OLMAK VARDI
Şimdi Sevdiğimin yanında olmak vardı!:) Özledim mi nedir?:)
Sevdiğim yanımda ve mevsimlerden de yaz olaydı ve bir de deniz olaydı yanımızda..:)

NEREDE O ESKİ GÜNLER?
Babam,annem ve ben gezerdik..çok gezerdik..Ama şimdi babam yok ve biz hiç gezemiyoruz..Gezsekte o tad yok..
Ve tabiiki Eski iş arkadaşlarımızla yaşadığımız,dostluk,eğlence,dedikodu dolu yıllar..Soruyorum Neredesiniz??:))

NELERİ ÖZLÜYORUM?
Özlemek güzeldir neyi özlediğini bilirsen bence..Geçmişteki aşkları özlemiyorum.Hiç bir zaman da özlemedim.Sadece çocukluk zamanlarımı özlüyorum.Ve Sevgilimi çok özlediğimi söylemiş miydim??:))

ÇOK SEVERİM
Çikolatayı,kahveyi,kitapları,çiçekleri,denizi,yüzmeyi,gezmeyi,sinemayı,blog yazmayı,yemek yapmayı,yemek yemeği:)),bazen uyumayı:)),alışveriş yapmayı,yeni kozmetik ürünlerini keşfetmeyi,dostlarımı,ailemi,sevgilimi:P,akıllı,zeki,espri yeteneği gelişmiş insanları,düşünen,konuşan,iyi yürekli insanları,kötü şeyler düşünmeyen temiz kalpli insanları,pozitif insanları,Hürrem'i,Orçun'u,Garfield'i:),Brigette Jones'u,PuCCa'yı:),Biscolata'yı:)))))),hee bir de yaşamayı çok severim ben:)

NEFRET EDERİM
Yalandan,boş boş konuşan insanlardan,arkamdan iş çevrilmesinden,iki yüzlülükten,aldatılmaktan,sahte dostlardan,maddiyatçı insanlardan,menfaatçi dost ve akrabalardan,kalp kıran,yürek tüketen,negatif enerji yayan insanlardan,iftira atanlardan,hee bir de kuşbeyinsiz insanı sevmem!:)

BU GÜNLERDE .... ÇOK DİNLEDİM
Bugünlerde pek dinlemedim ama genelde çok dinlerim Ederlezi 'yi

ŞU AN Kİ RUH HALİM
Özlem dolu ve umut dolu ama yinede mutluyum:))

Biricit derki,özledim,özledim,özledim...:)

resim alıntıdır.

24 Ocak 2013 Perşembe

Mr.Maana'dan 3 Şanslı İzleyicime Harika Hediyeler Var!:) (SONA ERDİ)




Türkiye'nin en eğlenceli ve en çok kazandıran yarışma sitesi MrMaana'dan 3 şanslı izleyicime harika hediyelerimiz var!:)


MrMaana, her yaşta insanın keyifli vakit geçirdiği, ödüllü bilgi yarışmaları sitesidir.Harika yarışmaları olan ve kazananlara harika ödüllerin verildiği  siteyi  inceleyebilirsiniz, hatta incelemekle kalmayın, bütün yarışmalarına da katılın derim ben:)
Site, iki yöntemle kazandırıyor ki bence daha çok insana fırsat sağladığı için çok iyi bir uygulama bu! Şöyle ki…
Birincisi, sitede ödüllü bilgi yarışmaları var. Bu yarışmalarda, bilginiz kadar hızlı yanıt vermeniz de önemli. Yani, sorulara en fazla doğru yanıtı en kısa zamanda veren, yarışmanın kazananı oluyor. En yüksek puanı topladıysanız, birazcık sabredip yarışmanın sonlanma tarihine kadar beklemeniz gerekiyor. Tabi bu arada, başka birinin gelip sizden daha yüksek bir puan kazanmaması gerekiyor. Yaniiii, heyecanlı bir bekleyiş oluyor! İşin güzel yanı, bu yarışmaların hepsinde, hergün yeniden yarışma hakkınız var yani en yüksek puanı toplayan sizseniz eğer, kendi rekorunuzu da kırabilirsiniz!
İkincisi ise Profil Puanı Kampanyaları var. O da şöyle oluyor. MrMaana her ay, sitesinde en fazla profil puanı toplamış üyelerine çeşitli ödüller dağıtıyor. Mesela Ocak ayının birincisi tablet kazanacak. Sonraki 5 kişiye de mini MP3 player veriyorlar. Profil Puanı toplamak da çok kolay aslında. Sadece sitede çok vakit geçiriyor olmak gerekiyor. Çünkü sitedeki her aktivitenden puan kazanabiliyorsun. Mesela yarıştığın için profil puanı kazanıyorsun, yarışmayı Facebook veya Twitter’da paylaşarak, siteye yeni üye kazandırarak, veya yarışmalarda sorulmak üzere sen de soru hazırlayıp göndererek falan bir sürü profil puanı toplayabiliyorsun. Bu uygulamayla ilgili tüm bilgileri de bu adreste uzun uzun anlatmışlar zaten, bence okumanızda fayda var.
Haaaa bi de, şeffaflığa çok önem veriyorlar, bu da benim çok hoşuma gidiyor! Mesela Profil Puanlarım sayfasında hangi işlemden kaç profil puanı kazandığımı görebiliyorum. Yarışmalarım sayfasında katıldığım yarışmalardaki durumumu takip edebiliyorum, Sorularım sayfasında gönderdiğim sorular incelenmiş mi, incelenmiş ise kabul edilmiş mi, tüm bunları kolayca görebiliyorum. Yani, MrMaana’da içim rahat ve keyifle yarışabiliyorum. Laf aramızda, bu siteden ödül kazanmışlığım da var. Darısı başınıza!:))




Neyse, gelelim çekiliş konumuzaaaa!!
3 şanslı izleyicim,Mr.Maana'dan aşağıdaki hediye paketlerinin sahibi olacaklar;

1. Bilgelik I (Osho)

2. Bilgelik II (Osho)

3. Hayattan Çok Çektim (Burak Akkul)

4. Annem Babamı Boşadı (Neslihan Kayalar)

5. Ruhu Olan Öyküler (Rosario Gomez A.)

Hediyelerimizi Kazanmak İçin;
-Mr.Maana Facebook Sayfasını Beğenmek,
-Mr.Maana Blogunu Takibe Almak,
-Mr.Maana Sitesine Üye Olmak,
-Blogumu Takibe Alıphediye çekilişimizi en az bir sosyal ağda herkese açık olarak duyurup, duyuru linklerinizle beraber, ad-soyad ve mail adreslerinizi bu yazımın altına 9 Şubat 2013 tarihine kadar yazmanız gerekli :)
Kargo Değerli Firmamıza Aittir, Herkese Bol Şanslar Dilerim:)
Dipnot: Bir Hediye Paketimizin içinde 5 tane kitap yer almaktadır,çok sorulduğu için yazıma eklemek istedim:)3 Şanslı İzleyicimde 5 Adet kitap kazanacak:))

Adı: Aylin


Sevgilimle aynı anlarda (hatta o benden 3-4 gün önce başladı) başladığımız, farklı yerlerde okuduğumuz Ayşe Kulin'in Adı: Aylin romanını,dün bitirdim (sevgilim hala okuyor:)) Bu harika romanı size nasıl anlatabilirim?:) O kadar sürükleyici ve heyecanlı bir kitaptı ki bir solukta okudum diyebilirim. Ayşe Kulin'i son kitaplarından Gizli Anların Yolcusu ile birazcık geç keşfettim ama en çok seven okuyucularından oldum sanırım,çünkü daha önceki kitaplarınıda okumayı düşünüyorum zira;Adı:Aylin beni çok etkiledi.Etkilemesinin en önemli nedenlerinden birisi;gerçekten yaşanmış bir hayat hikayesi olması ve güçlü,başarılı bir kadının hayatından kesitler sunması.Kitabı bitirdiğimde kitabın sonundaki fotografları gördüğümde ise kitaptaki anlatılanların sanki gerçekliğini daha iyi anladım.

Bir Amerikan subayı ve doktor olan Aylin Devrimel'in iş yaşamı,aşk hayatı,dostlukları,evlilikleri ve esrarengiz bir şekilde ölümü..Biyografi olarak yazılmamış,tamamen sade bir anlatımla ve Ayşe Kulin anlatımı ile yazılan bu romanı gerçekten çok beğendim,kitap adeta beni içine çekti okurken sanki bende yaşadım,okuduğum satırları.Biyografi olarak yazılmamış dediğim gibi bu yüzdende sıkıcı bir kitap değil,aksine çok heyecanlı çok sürükleyici bir kitap olmuş.O kadar yıllık gerilim-korku filmi izleyicisi olmama rağmen bu esrarengiz ölümü ben bile çözemedim,bakalım siz okuduğunuzda çözebilecek misiniz?

Biricit derki;sevgili ile aynı anda kitap okumanın ve ondan önce kitabı bitirmenin keyfi bambaşka,romantizmimize sağlık!:)

18 Ocak 2013 Cuma

İyi ki Doğdun Biricit:) Bugün Benim Doğum Günüm:)


Bugun benım doğum gunum:)) İnsan seviniyor doğum gününde,aslında niye seviniyorsun bir yaş daha yaşlanıyorsun aaa akıllı biricit,hala evlenemedin neye seviniyosunki!:))
Evet artık bende 30 yaş üzeri kadınlardan oldum,ne mutlu bana..Gerçi bir arkadaşım 30 yaşından sonra bütün kadınlar 30 yaşındadırlar desede,başka bi arkadaşımda sen 30 yaş üzerinde olmuyosun 30 yaşından gün alıyorsun desede,ben yaşımı başımı saklamam arkadaş bildiğin 31 yaşındayım artık:)

Ben kara bir kış gecesi,karlar içindeyken,sopsoğuk bir İstanbul gecesi sabaha karşı dünyaya gelmişim,nasıl doğmuşum kısaca özetlersem;annemin doğum sancısı tutmuş gece 4 sıralarında ve sokağa çıkma yasağı varmış,hani darbe zamanı,sen hiç darbe zamanı dünyaya geldin mi?Bir Biricit kolay dünyaya gelmedi?:) Komsunun arabasına guvenıp tam arabaya bıneceklerı sırada arabanın bozulması yuzunden,annem babam ve annemın karnında cıkma hazırlıkları ıcınde olan ben (kısın ortasında nereye cıkmaya calısıosam kal otur orda sıcacık ne ısın var soğuk bir dünyada!),caddeye doğru yuruyoruz.Ve caddedekı taksı durağının camına babam elını vurup annemın doğum yapmak uzere olduğunu soyluyor,taksıcı ınatcı olmaz kardesım cıkamam sokağa cıkma yasağı var basımı belaya mı sokacaksınız derken,bır polıs arabası yoldan gecer,ne oluyor orda dıye olaya mudahale ederler ve polıs amcalar yolun ortasında doğmamı engellerler,taksıcıyı uyarıp,annemle babamı hastaneye yetıstırmelerıne yardım ederler.
Sonra ben dünyaya gelirim Cerrahpaşa hastanesinde:) Ve ne zaman Cerrahpaşa şarkısını dinlesem bi tuhaf olurum ben:))) Bir Biricit kolay bile doğmadı,bilin istedim:) 
Geçen seneki doğum günümde kızıma bir mektup yazmıştım burada bu seferde gelecekteki oğluma bir mektup yazmaya karar verdim:

'Delikanlı Oğlum,minik prensim,
Bu blogu birgün bulursan ki zaten kız kardeşine emanet olacak burası,kesin bulacaksın yani,annene kızma sakın.Yok yok sen iyisi bu blogu bulma.
Biricik oğlum,sana hayatla ilgili söyleyebileceğim çok şey var belki ama sana hayat boyu kendin olmanı,mert olmanı,sözüne güvenilir olmanı ve hiçbir zaman kimseye haksızlık yapmamanı nasihat etmek isterim.Ve sevdiğin zaman,sonuna kadar sev.Kimsenin kalbiyle,onuruyla,şerefiyle,namusuyla oynama,seninle oynamalarınada asla izin verme.Bir gün büyüyeceksin ve sevgiyi,aşkı göreceksin.Aşkların en güzelini bulacaksın,benim yakışıklı oğlum.Ama unutmaki bu dünyadaki en büyük aşk Allah aşkıdır.Bunu anladığın gün,gerçekten benim dediklerimide kavramış,anlamış olacaksın.Kimseye zulmetme,seni sevmeyen insanların peşinden asla gitme,seni seven insanlara ise asla vefasızlık etme oğlum.Sen bir erkeksin,erkek gibi yaşamayı öğren,erkek gibi olma ERKEK ol! Her zaman erkekliğin onuruyla yaşa,bunu sevdiğin insanlara da hareketlerinle göster,sevdiğin kadına sevgini göster,onu sevdiğini hissettir ve ona sevdiğini söylemeyi asla ihmal etme..
Dünyadaki en güzel prenseslere layık oğlum,insanların işlerine,mesleklerine,mevkiilerine önem verme,insan olup olmadıklarına ve karakterlerine göre yargıla insanları ve asla da önyargılı olma.Güzellik her zaman geçicidir,eğer birgün karşına yüreği güzel biri çıktıysa ve senin yüreğindeki güzellikleri görüyorsa onu asla bırakma.Sonsuz mutluluk ve saadet seni bulacak,çok mutlu olacaksın ama hayattan asla pes etmezsen,zor günlere dayanırsan dünyadaki en mutlu insan sen olacaksın..'

Biricit,doğum gününde yine mutlu yine hüzünlü..:)doğum günüm bana geldiğin gündür sevgilim diyerek yazısını bitiriyor..:)
resim alıntıdır.

17 Ocak 2013 Perşembe

30 Yaşında Olmak!:)



30 yaşında olmak,düşünmeye başlamaktır.
30 yaşında olmak,önceden düşünmüyor muydum acaba diye kendi kendine sormaktır.
30 yaşında olmak,düşünüp düşünüp amaaan artık düşünmeyeceğim diyip,sonra yine düşünmektir.
30 yaşında olmak,hayatı sorgulamaya başlamaktır.
30 yaşında olmak,artık hata yapmam ben kolay kolay deyip,o lafı dedikten sonra hemen bir hata yapmaktır.
30 yaşında olmak,hayatı daha da çok sevmektir.
30 yaşında olmak,çocukluğunu özlemektir.
30 yaşında olmak,90lı yılları hatırlayınca bi tuhaf olmaktır.
30 yaşında olmak,çocuk olmayı isteyip,'büyüdün artık sen'diye kendini tutmaktır.
30 yaşında olmak,ne büyümesi ben hala çocuğum diyip,pamuk helva yemektir.
30 yaşında olmak,arkadaşlarını tek tek evlendirdikten sonra,bebeklerini sevmektir.
30 yaşında olmak,insanları anlamaya çalışmaktır.
30 yaşında olmak,30 yaşına bastığı gün 'erecek miyim acaba?' diye düşünmektir.
30 yaşında olmak,30 yaşın ortasında 'ermemişim' diye düşünmektir.
30 yaşında olmak,artık aşkı aramamaktır,'o gelsin beni bulsun kolaysa' deyip,aşktan saklanmaktır.
30 yaşında olmak,yirmili yaşlardaki 'leen dünyayı kurtaracam ben' düşüncelerinden arınmak,'önce kendimizi ve çevremizi düzeltelim,kurtaralım' düşüncelerine dalmaktır.
30 yaşında olmak,'18 yaşında,20 yaşında,25 yaşında,28 yaşında yine birşey düzelmedi,30 yaşına geldik hala aynı herşey' diye düşünmektir.
30 yaşında olmak,'herşey çok değişti,eskiden böyle miydi?' demektir.
30 yaşında olmak,'bizim zamanımızda böylemiydi,bizim zamanımız,bizim zamanımız' diye söze başlamaktır.
30 yaşında olmak,yirmi ile kırk yaşın arasında,ne çok genç,ne çok yaşlısın demektir.
30 yaşında olmak,hayatta hiçbir şeyden pes etmemeyi öğrenmek demektir.
30 yaşında olmak,umut dolu ve geleceğe güzel bakabilmek demektir.
30 yaşında olmak,olgun olmak demektir.
30 yaşında olmak,çocukla çocuk olmak demektir.
30 yaşında olmak,kendinden çok çok yaşlı insanları anlamak demektir.
30 yaşında olmak,annenin şımartmalarına kızıp,'yahu ben büyüdüm anne' deyip,ilk kalp kırıklığında bile annenin böğründe ağlamaktır,hala annenin minik kuzusu olmak demektir.
30 yaşında olmak,acıyıda tatlıyıda görmek demektir.
30 yaşında olmak,neyin ne olduğunu anlamak demektir.
30 yaşında olmak,'öğreneceğim ne kadar çok şey varmış daha' demektir.
30 yaşında olmak,çocukluğuna dönmeyi çok istemektir,yine çocuk olmak,yine çocuk olmaktır..
Evet bende 30 yaşındayım,30 yaşında olduğum içinde çok mutluyum,her yaşın bir güzelliği olduğuna inanıyorum,sendromsuz yaşlar yaşamalıyız diye düşünüyorum..:)


Bu yazım Blogum Dergisi Ağustos Sayısında yayınlanmıştır,http://issuu.com/blogum/docs/agustos2012/17,bazı zamanlarda Blogum Dergisi'nde yayınlanan yazılarımı paylasacağım.:)
resim alıntıdır.