15 Nisan 2012 Pazar

Bekar Olmanın Avantajları


Ben bekarım aynı zamanda sevgılımde yok bı bakıma rahatım dıye dusunuyorum.Avantajlı olduğumu dusunuyorum.
Bekarlık Sultanlıktır,bekar olunca gercekten kendı kendınızın sultanı oluyorsunuz.
Ne yaptın,ne ettın,su saatte nerede kaldın,neredesın,ne yapıyorsun? gıbı hesap sormalarla muhatap olmuyorsun.
Hergun yemek yapma,sureklı temızlık derdı yok.Ne zaman canınız ısterse o zaman yemek yersınız yani karnınız acıkınca,ne zaman evınız pıslenırse o zaman temızlersınız,evde erkek olmadığı ıcın yok suraya kılını tüyünü döktü,surayı dağıttı gıbı bı derdınız yok.
Mini etek giyme rahatlığı,makyaj ozgurluğu,karısanınız olmadığı ıcın yok acık gıydın,degajen gorunuyo,makyajın fazla yok rujunu sıl dıyenınız yok,ıstedığınız gıbı gıyınebılıosunuz.
Yada tam tersı bugun süslenmek ıstemedım mı,makyajda yapmam,gıyerım kot pantolonumu daha rahatta olurum,ama sevgılım olsa kesın makyaj yapmam lazım uzerıme daha ozenlı bısey gıymem lazım..
Bekar olmanın tek dezavantajı kendını yalnız hıssetmek belkıde.. Yoksa bekar olmak aslında cokda zevklı,kız arkadaslarınızla bulusuyorsunuz bol bol,sınemalar,dedıkodular,hayat daha renklı gıbı.Kıtap okumak mesela yalnızken daha guzel.Çalışma hayatında işyerinde mesela yalnızsanız daha cok işinize konsantre oluyosunuz,yada okulda derslerinize.Biriyle ilişkiniz varsa tartısmalar yada heyecanlar iş yasamınızı ıyı yada kotu yonde etkıleyebılıyor.Sızın psıkolojınıze bağlı aslında.Evlı olupta sevgılısı olupta basarılı olan kadınlar yok mu tabııkı var,bu sıze bağlı.
İtiraf edıyorum kendımı tek bı cumlede anlatsaydım 'evde kaldım' derdım.Fakat bir kızın evde kalma nedeni 'şiddetli seçimsizlik'tir.Yaş ilerledikçe bu şiddetli seçimsizlik duygusu ise alıp başını gidiyor,kimseyi beğenmemeye başlıyorsunuz,beğenmemek değil aslındada hep bi olumsuz bişeyini buluyosunuz.
Evleniyorum yazmıştım ya 1Nisanda sanırım buradaki arkadaşlarımda bunu çok arzu ediyolar bakalım dua edinde ruh eşimi bulayım:))
Bir kitap yazsaydım birgün, adı 'Nasıl Evde Kaldım' olurdu,ayrıntılı olarak nasıl evde kaldığımı yazardım.

Biricit armudun çöpü üzümün çöpü diye diye iyice evde kalacak,aman evde kalmak dışarda kalmaktan daha iyidir diyen biricit bakalım beyaz atlı çokoprensini bulabilecek mi?
resim alıntıdır

14 Nisan 2012 Cumartesi

Orçun'un Reklam Filmi

Orçun'u (yalan dünya orçun) çok sevdiğimi her fırsatta söylemesem olmaz.Televizyondaki yeni reklamındada görünce belki görmeyenler vardır diye paylaşmak istedim,bu adam rolünü nasıl yapıyor?Ne zaman görsem yüzüm gülüyor inanınki:)) Oyunculuk kapasitesi ve rolünün hakkını vermek buna denir.Ne derler bilirsiniz insanları ağlatmak kolaydır ama güldürmek zordur.Beni güldüren nadir insanlardan Orçun'un reklamı:)
Herkese iyi seyirler ve mutlu hafta sonları dilerim:)Hepiniz benim bebeklerimsiniz:))

Biricit yine kahvesini içerken Orçun'a gülmeye devam ediyor.

12 Nisan 2012 Perşembe

Yorumum Geldi İle Röportaj Yaptım!Blogların Gücü Adına!

YAZ KÖŞESİ röportajlarımın konuğu bu sefer,değerli blogcularımızdan Yorumum Geldi.Yorumumgeldi bildiğiniz gibi weblog sözlüğünde kurucusudur.Kendisine röportaj fikrimi söylediğimde öylede alçak gönüllüki ben ünlü müyüm yok estağfirullah dedi.Neyse üstün ısrarlarım sonucu beni kıramadı,teklifimi kabul etti,kendisine teşekkür ederim.Ünlü olmadan önceki ilk röportajını ben yaptım:))Weblog sözlüğün kurucusu sayın adminimizle röportajım:)


Öncelikle beni kırmayıp röportaj teklifimi kabul ettiğin için teşekkür ederim, yorumum geldi! kimdir, blogunuz hakkında bilgilendirir misin bizleri? Sanırım üç kişisiniz, blog dünyasına ne zaman adım attınız?
Estagfirullah ben teşekkür ederim asıl.
Ben böyle sanki çakma ünlüymüşüm gibi röportaj teklifi yapmanız çok şey verici, böyle böbürlenme, öhöm! falan deme isteği verici. :) neyse, akabinde şımartıcı oldu yani. :)
Bu arada hayatınızdaki o pozitif enerjiyi bana da hissettirdiniz. Sağolun.
''yorumum geldi!'' kimdir? Aslında hiç uzatmadan cevap vermek mümkün; ''Hiç kimseyim, sıradan biriyim.''Ama röportaj, iş bu ya, biraz dolandıralım okuyanları o halde. :)
89' doğumlu 3. sınıf işletme öğrencisiyim. Üç tane adım var lakin açıklamak gibi bir niyetim yok. :) Soyadımla birlikte tam dört ediyor, hayatım boyunca sınıf listelerinde göze batmamdan dolayı, hem hocalarım hem arkadaşlarım içerisinde alay konusu oldum, bu alay konusu benim hayatımın büyük bir bölümünü oluşturuyor. :) ''Annesi ile babası anlaşamamış, meksika asıllı..'' Ve bilimum iğrenç esprilere maruz kaldım, o yüzden karakterim kendimle barışık biri olarak şekillendi. Belkide ezik biri olarak. :ı bilemedim. Neyse, K.Maraş'lıyım ama uzun bir süredir Mersin'de yaşıyorum. Hayalim ve amacım, mutlu ve huzurlu bir insan olarak ömrümü tamamlamak. Beni mutlu edebilecek ayrıntılara girmeyeceğim, konu çok değişir. :) En iyisi blogum hakkında bilgi vereyim;
Hani derler ya, laf olsun diye. Aynen de öyle bir amaçla açmış olduğum bir blog(du) yok yok hala aynı amaçtayım, eminim. Zamanla blogun konusu biraz daha blogculuk hakkındaki fikirlerimi paylaşmaya kaysa da temelde blogumun konusu belirsiz, bir şey hakkında yorum yapmak istersem, bunu blogumdan yapmayı tercih ediyorum, yorumum gelirse şayet. :) Evet blogda üç kişi görünüyoruz, ama son 2 aydır falan diğer iki arkadaş bir şeyler karalamadı. Keyiflerine göre ne zaman yazmak isterlerse. :) ''yorumum geldi''  blogu, blog dünyasına 2011'in sonunda girdi, henüz 1 sene bile olmadı aslında. Ama ben şahsi olarak kimselerin bilmediği kişisel bir bloga sahibim ve 2010'dan beri yazıyorum ara ara. Çok gizli işler çeviriyorum huuuuuuu.. falan bir blog. :)


Bloggerları bir araya getiren 'Weblog Sözlük' fikri nasıl aklınıza geldi? Çok başarılı bence, her gün kaç saatim orada geçiyor anlamıyorum, eğlenceli ve öğretici bir yer, yeni bloggerlarla tanışma imkanımız oluyor, ben çok beğendim, yararlı olduğunu düşünüyorum, aile ortamında, şirin baba gibi adminimiz, moderatörlerimizle :) Weblog Sözlük'ü nasıl kurdunuz?
Sözlük kurmak gibi bir fikrim vardı esasen, ama ne üzerine, nasıl olmalı diye düşünürken, aklıma blogcuların online olarak birbirlerini göremediği fikri geldi.
Nasıl desem hani facebook'ta çevrimiçi kimselerin göründüğü gibi. Ama Blogger Anlık mesajlaşma şanslarının olmadığı bir platform. Facebook'ta arkadaş olarak eklemek gerek, Twitter'da anonimlik yok mecbur takip etmek zorundasın ve online kişileri göremiyorsun. Ama sözlük'te ister blogunla ister anonim gibi takılabilmek mümkün, kimin online, kimin ne düşündüğünü görmek mümkün. Mesajlaşma özelliği sayesinde hızlı iletişim mümkün. Blogcuları yorum yapmadan ya da mailleşmeden hızlı şekilde iletişimde bulunabileceği bir yer fikrinden doğdu Weblog Sözlük diyelim öyleyse. 
Her gün uzun zamanlar geçirdiğinizi biliyorum sözlükte, zaten son zamanlarda Weblog fenomeni haline geldiniz, adınıza başlıklar açılıyor. :) Weblog Sözlük varolduğu sürece sizin de Weblog efsaneleri arasında olacağınızı düşünüyorum. :) Sizin de dediğiniz gibi, sözlüğün katkıları çoğaltıldıkça çoğalır. Yani ne yönde kullanırsanız o tarafa gelir, eylemsiz bir oluşumdur Weblog Sözlük. Yazarlarla şekillenir.
Bana göre en büyük artısı ise, Küfürün yasak olması. Bu Türkiye'deki hiç bir sözlükte mevcut değil, yalnızca Weblog Sözlük'te.
Moderatörlerimizi, gammazlarımızı kısaca Weblog Sözlük yönetimini de zamanla genişleteceğim, daha çok değişikliğe gideceğiz. Sözlük açılalı 1 ay olmadı, ama ilgi çok iyi.
Şu an bu röportaj sorularını yazarken, birilerinin sözlükte entry giriyor olması bana gurur veriyor. Blogcular tanışsın, kaynaşsın, eğlensinden başka hiç bir amacı yoktur Weblog Sözlük'ün.



Hepimizin merak ettiği bir konu daha var efendim, anindayorum.com ile bir bağlantınız var mı? Bir çok arkadaşımdan bu yönde gelen sorular vardı, benzerlik açısından isim olarak, izninizle sormam lazım. :)
Tekrardan estagfirullah izin ne kelime, gayet sorabilirsiniz. Yeni duydum sayılır anindayorum.com'u. İsim olarak tesadüfen bir benzerlik söz konusu olduğu için, acaba bir bağlantı mevcut mu diye düşünmek doğal. Ama dediğim gibi hiç bir alakam yok.


Blog dünyasında kendinizi nerede görüyorsunuz, weblog sözlük ileride bir ekşi sözlük gibi efsane olacak mı?
Blog dünyasında kendimi henüz bir ''Hiç'' olarak görüyorum. Ama henüz.
Gerekli teknik bilgiye, birikime sahip değilim, fırsat verilip, imkan sağlanırsa ve her şey yolunda giderse Türkiye'deki blogculuğa çağ atlatırım. O kadar iddaalıyım. :) Şaka bir yana hayırlısı olsun demek en iyisi.
Weblog Sözlük bir ekşi sözlük olmasa da, efsane haline gelmese de, mutlaka bir gün bir hak ettiği yerde olacaktır.



Son olarak blog dünyasına mesajınız, beğenmediğiniz bloggerlar varsa onlara söyleyeceğiniz şeyler varsa, izleyicilerime demek istediğiniz heh şunuda deseydim dediğiniz şeyler varsa çekinmeden söyleyebilirsiniz :)
Öncelikle çok teşekkür ederim şahsım, blogum ve weblog sözlük adına, bu röportaj şeysini benimle yaptığınız için :)
Blog dünyasına mesajım, fikir üretmekten korkmasınlar, ne olursa olsun her hangi bir şey de ilk olmak önemlidir. Taklitler aslını yaşatır daima. Özgün olmaya gayret edin.
Bunları söylüyorum ama sanki ben çooook şey mişim gibi gelmesin. Sadece düşüncelerim bunlar blogcu arkaaaşlar. :) Beğenmediğim bloggerlar yok ama beğenmediğim bloglar var onlarda, copy-paste bloglarıdır. Söyleyecek bir şeyim yok, onlar aldı mesajı. :) İzleyicilerinize ise söylemek istediğim mühim bir konu olmamakla beraber sizin ne kadar değerli bir insan olduğunuzu anlamak için filozof olmaya gerek yok. Diye de belirtmek isterim. Bu Biricit'in pozitif enerjisinden yararlanın arkadaşlar. Harika bir insan. Hayat dolu. Heh! Bir de yakışıklı uzun boylu bir damat adayı görürseniz haber edin Biricit'ciğinize. ;)
Sevgiler, Saygılar, Hürmetler.
Sağlıcakla kalın.

Ben teşekkür ederim çok güzel bir röportaj oldu,güzel cümlelerin için ben estagfirullah diyorum ama son söylediğinede çok katılıyorum:))


Biricit,yorumumgeldiye bu güzel röportajı için teşekkür ediyor,bir dahaki YAZ KÖŞESİ Röportajınında görüşmek üzere diyor.
resimler yorumumgeldi blogundan,facebook sayfasından ve weblog sözlükten alınmıştır.

Anket Defteri Mimi :)



1.Blogundan ödül aldığın kişiye teşekkür et onu linkle göster 
Düşişleri Bakanına teşekkür ederim:)


2. Burçlara inanıyor musunuz? Burcunuz nedir?
Oğlak burcuyum,burçlara bazen inanıyorum gazete falı şeklinde değil ama özelliklerini insanların taşıdıklarına inanıyorum.

3.Hayattaki idealiniz ulaşmak istediğiniz en son nokta nedir?
Ulaşmak istediğim en son nokta yaşlı bir nine olmuşum ve yatağımda huzur içinde,torunlarım başımda huzurla,kimseyi üzmeden kimsenin beni kötü bilmediği şekilde ölmek.
Ama tabii bu gidişle yaşlı bembeyaz saçlı,evinde 20 tane kedisi olan bi kadında olabilme ihtimalim yüksek sanırım.

4.Aşka inanır mısınız? Sizce aşk nedir?
Aşka inanmıyorum.Çünkü olmayan bişeye niye inananıyımki? Aşk eğer varsa beni buldu sanırım gençliğimde bazı zamanlarda,fakat karşımdakileri bulmadı diye düşünüyorum.
Aşk bir uçurumdan düşmek gibidir,o yüzden sevgiliye yar denilir.

5.Hayalleriniz nelerdir? Hayal kurmak nasıl bir duygudur?
Hayalleri olmayan insan yaşayamaz zaten,yaşasada ot gibi yaşar sanırım.Hayalim iş hayatımda başarılı işlere imza atmak,ileride kendi işimi kurmak mesela bu çok büyük bir hayal oldu ama hayallerde sınır olmazki.
Mesela evlenmişim,bir kızım olmuş saçına renkli renkli tokalar takmışım,aynı kıyafetleri giyip alışveriş yapıyormuşuz.

6.Sizce gerçek bir arkadaşın özellikleri neler olmalıdır? 
Gerçek arkadaş senin ona ihtiyacın olduğunda ne oldu?neyin var? dememeli,nerdesin hemen geliyorum demeli.Gerçek arkadaş seninle ilgili kötü şeyler düşünüp seni kıskanmamalı,senin iyiliğini düşünmeli.

7.Hobileriniz var mıdır? Varsa nelerdir?
Hobilerim olmaz mı?Hobisiz insan,içi boş şişe gibidir.Kitap okumayı çok severim.Fırsat buldukça okumaya çalışırım.Korku ve gerilim sinemasını severim,boş vakitlerimde bol bol izlemeye çalışırım.Hobi olarak mesela arkadaşlarımın düğün,kına gecesi ve nişan merasimlerine giderim sıklıkla bu alanda kariyer yaptım bile denilebilir.
Yemek yaparım ve yerim.Arkadaşlarımla buluşup alışveriş yapmayı severim,yorulunca değişik kahveleri tatmayı,arkadaşlarımla dedikodu yapmayı severim.Blogumla ilgilenmek mesela buda benim için güzel bi hobi.
Yazın yüzmek en vazgeçilmez hobimdir,denizin kokusu bile moralimi düzeltir.

8.Benim hakkımdaki düşüncelerini yazar mısın ? 
Bence çok içten bir blogger Düşişleri Bakanı,adını çok yaratıcı buldum,özelliklede fredynın kabusu yazması korku ve gerilim merakımı tetikledi.Şirin ve çok şeker biri olduğunu düşünüyorum henüz yeni tanışmış olmamıza rağmen güzel yazıları var.



Biricit bir mimide yaparak büyük bir başarıya imza attı ve çikolata yemeye hak kazandı.
resim alıntıdır