18 Mayıs 2012 Cuma

Sizeözelbaskı.com'dan Hediyem Geldi:)

Yine hediye kazandım:) Yine annem için girmiştim çekilişe ve kazandığımı öğrendim,annemle fotoğraflarımızı mail attım iki gün içinde hediye ulaştı bana Sonugurumnaz bloguna çok teşekkür ederim:)
Benim blogum anne bloguna döndü sanırım ama bu özel hediyeyi annem aldığında çok sevindi.Bardağımın iki tarafıda resimli aslında ama diğer tarafı şu anki hallerimiz o yüzden diğer kısmını yayınlıyorum:)Annem yeni doğum yapmış 38 yaşında bende yeni doğmuşum o zamanlar 40 günlükmüymüşüm neymişim:D

Böyle güzel,değişik hediyelerden sevdiklerinize almak isterseniz Sizeozelbaski  sitesinden alabilirsiniz.Sizeözelbaskıcom'a ve Sonugurumnaz bloguna çok teşekkür ederim:)
Biricit annesi mutlu olunca dahada mutlu oluyo!:)

Diyetcity'den Hediyem Geldi(Du'ıt Ayak ve Topuk Balsamı)

Hediye çekilişlerinden kazandığım bazı şeyler geldi bende sizlerle paylaşmak istedim:)
Sonugurumnaz isimli blogtan iki hediye kazandım ve büyük bi hızla hediyelerim bana ulaştı.Blog sahibesine çok teşekkür ediyorum:)
İlk hediyem Diyetcity sponsorluğunda bir hediye,annem için katılmıştım çekilişe.Şeker hastası olduğu için annem bu güzel faydalı krem işine yarar diye katıldım.Biliyosunuz şeker hastaları için el ve ayak bakımı çok önemli,kullanılan ürünlerde önemli.Annem topuk balzamını bi kez kullandı ama memnun şu anda sordum kendisine:) memnun kaldığını ve topuklarının yumuşadığını söylüyor:)Kullanım talimatlarında gözüme çarpan şeyleri söyleyeyim çok uzatmadan bu ürünün diğer ürünlerden farkı antitoksidan ve yağsız olması,aynı zamanda üründe petrol kimyasalları yer almıyormuş ve hayvanlar üzerinde de deney yapılmamış.Avustralya'da üretilmiş aynı zamanda ürün.Yaa annecim senin için Australia'dan ürünler bile alıyorum işte:))

Bu üründen yada diyetle ilgili ve şeker hastaları ile ilgili ürünlerden almak isterseniz Diyetcity sitesinden alabilirsiniz.
Biricit kimyasal olmayan ve hayvan deneyleri yapılmadan üretilen ürünleri çok seviyor ve tavsiye ediyor.

17 Mayıs 2012 Perşembe

Bize Hergün Anneler Günü:)



          Bize hergün anneler günü:) Anneler gününde annem ve ablamlaydım.Herkes normal normal fotoğraf çektirir ya..Benim aklımda ne zamandır bu fikir vardı aslında.Ama ablamında yanımızda olmasını bekliyodum sanırım.Hadi dedim fotoğraf çekinelim mi kızlar:) tabii annem ablam poz vermeye başladılar dedim öyle değil.Bizim için daha özel bi fotoğraf olacak bu anneler gününde üçümüzün ellerini çekeceğim:))İlk başta tuhaf tuhaf yüzüme  baktılar,bu kız kocayıda bulamadı iyice kafayı yedi der gibi böyle melul melul neyse yapalım bari dediler:)) Sonra sehpanın üzerine ellerimizi koyduk ve bunları çekebildim,bu arada solak olmadığım için çekimleri sağ elimle yaptım:))Abim ve yengemin gitmesini bekledim bu arada belirtmeden geçemicem ne cadı görümce olduğumu görün artık:D Sonra tabii normal fotoğraflarda çektim:))Aklımıza üçümüzde korku filmi fanatiği olduğumuz için elli bi film vardı o geldi:) Çok güldük çektiğim anlarda biri bizi kameraya alsaydı keşke diyede aklımdan geçirdim.O günü hiç unutmıcam eminim ablam ve annemde unutmayacaklar..
Soldan sağa Bir adet benim elim,bir adet anne eli(evimizin Ceosu),bir adet abla eli

takılar: pazardan alındı(marka yazamıcam valla hiç hatırlamıyorum nerden aldığımızıda:)) )
Biricit annesini çok seviyor,kurban olur anasına:)

Süper Kahramanım (mim)



Sevdiğiniz süper kahraman hangisi?(sevgiliniz süper kahraman olsaydı hangisi olurdu?)

He-Man
'Gölgelerin gücü adına,Güç bende artık' derdi.İskeletor vardı kötülük yapardı herkese,He-Man ise onunla savaşırdı,kılıcı ve aslanı yada korkak kaplanı :) vardı.Yalnız bu çizgi filmi izleyenler bilir He-Manın birde manitası vardı Şila:))Yada ben beş yasındaki aklımla onları sevgili sanır He-Man'ide kıskanırdım.He-Man gibi bi adam hayal ederdim hep kötülüklere karşı gelen onları yok eden..Biz pepe gibi değilde daha erkeksi şeyleri kahraman yapardık bizim zamanımızda(yazar burada iyice yaşlılık belirtileri göstermektedir)
Neden?
Çünkü İskeletor kötüydü,He-Man de onunla mücadele ederdi.Napalım yahu o dönemin biscolatası He-Mandi.
Sonra Maykıl Naytla tanıstım ablamla tartısırdık o benim o benim diye(kara şimşek)
SüperMancimde vardı tabii valla o zamanlar çok çapkındım nerde kötülükle mücadele eden bi karakter görsem aşık olurdum..
Valla ben sonrasında Saadettin Teksoy'uda çok beğeniyodum 'Ben Saadettin Teksoy'deyip parmağını da uzatırdı ya ne bıleyım baba gibi adamdı yahu..
Şener Şen mesela Türk filmlerinde hep babamı çağrıstırır bana,fizikende çok benziolar komiklikleri falan..Benim süper kahramanım BABAM:)

Biricit bir mim yazısını daha bitirdi sırada bekleyen diğer mimlerini yapacak en kısa zamanda:))
resimler alıntıdır

16 Mayıs 2012 Çarşamba

Soğudum Sanal Dünyanın Zırtlığından




Soğudum..Sanal dünyadan..Yada sanal insanlardan..
Yağmurlu bir İstanbul sabahında,sabaha kadar istifra ederken anladımki(üşütmüşüm sanırım karnımın ağrısı ve midem bu gece deli etti beni) ben soğumuşum..
İstenilmediği yerde sadece yüzsüz ve adi insanlar dururlar.Ben onlardan değilim en azından şu an kendimi istenilmeyen biri gibi hissettim ve belki 15 gün belkide tamamen bazı ortamlardan ayrılma kararı aldım.
Bunun nedenlerine gelecek olursam:
-Daha ilk günden beni 'mature'ye benzetmesi birisinin hoş değildi.Bilmeyenler yazsın googledan baksınlar..
-Türk'lere laf söyletmem ki babamın oğluna bile söyletmemki..Sen dua et yinede diyorum sadece..yoksa başına ne işler gelirdide neyse..
-'30 yaşındaki menopozlu seksten korkan biri' hakaretine rağmen,alaycı tutumlara rağmen..hatta bazı seks ve sevısme ısteğıyle yanan insanların tahriklerine(tahrik derken kavga ve hakaret etme)rağmen ben yine durabiliyorsam..
-Bazı insanların 'sosyal içerük isterük' sözlerine katlanıyorsam,ki bu insanlar acaba ne içeriğinden bahsediyolar kendileride bilmioda..yada kendilerinden böyle örnekler göremedikte nedense..ama insanların ben veya baska gönlünden gelerek bişeyler yapmaya çalışan insanların kalplerini kırabiliyorlarsa....
-Saçma sapan esprılerı(yada ben anlamıyorum genc esprılerıde olabılır) şak şak şak alkışlayıp ahaaa sosyal içerük işte budur ahaada bakın gayrii diyolarsa..ben size yuh diyorum.Ve diyorumki benim yanımda olmanız gerekirken yok sen forumda mısın yok bu olmaz silenecek bu yok yok sildim gitti..
yok yok olmaz..sildim..diye bana 30 yaşındaki kadına bu şekilde istenilmediğimi belirtirsen bende artık daha fazla dayanamam..Benim sil dediklerimi silmiyorsan o zaman niye bana onu verdin?Birisi sana hakaret ederse sen susup kalır mısın,aa saol tesekkur ederım mı dersın yoksa karşılığını misli misli verir misin?Yada ben susuyorsam sen diğerlerine neden ceza vermiyorsan?onuda anlamıs değılım!
Kimin yanında duramayacağını,provakatörlerin,ortalık karıştırıcı mikserlerin,huzur bozmaya çalışanların yanında duracağını biliyorsan,beni istemediğini belirtiyorsan ben orada asla duramam çünkü benim yapım bu elinden geldiğince beni oradan soğutursan ben soğurum zaten..
Bide dün yasadığım başka bi olay:Birisi beni tersleyince mesela ikinci sınıf insan yerine koyunca ben kendimi kötü hissederim bu farklı bir yerle ilgili..Orayada bi daha gitmeme kararı aldım..Kalbim kırıldı çünkü ciddi ciddi..
Ve önümüzdeki 15 gün içinde çok yoğun bir dönemdeyim hayatımla ilgili o yüzden diyeyim ve bu yaşadıklarımıda değerlendirmek adına bazı şeylerden uzak kalmaya karar verdim.
Ama asla blogumdan değil burası benim yerim biricitinyeri burası..Yazılarıma her zaman devam edeceğim buradan benden kurtuluş yok yani:))
Bir arkadaşım sormustu geçen ısım vermıyım şimdide sen bize anlatmalısın popülerliğinin sırrı ne demişti.
Ben bu blogu popüler olmak için açmadım içimi dökmek,düşüncelerimi paylaşmak için açtım 24mayıstada 6aylık bir blog yazarı olacağım.6 ayını geçmiş.Blog dünyasını iyice tanımış birisi..
Söyleyeceğim şu aslında blogumu seviyorum ilk actığımda böyle olacağını tahmin etmezdim.Nasıl böyle oldu?, bence insanlar sizin samimiyetinizi anlıyorlar.Yazılar ne kadar ruhsuz gibi dursada bazen yanlıs anlasılmalara yol acsada bazen duygular cok net anlasılıyor..Demem o ki(hep şu kalıbı kullanmak ıstemıstım) ben popüler olmaya meraklı değilim olmayada çalışmıyorum herşey kendiliğinden oluyor buna çaba sarfetmiyorum.Ben insanları seviyorum ve mesela herkesi takip ederim insan ayrımı yapmam ben..Hediye çekilişime katılanlarıda bloglarından takipteyim benim için her insan özeldir ve değerlidir...
Hediye çekilişime gelecek olursam çok kibar,nazik ve iyi bir firma benimle irtibata geçti ve güzel bişey oldu,çünkü bunu yapmayı bende bıkac ay önce düşündüğümüde yazmıstım.
Bu arada destek beklediğim bazı blog arkadaşlarım destek olmadılar onlara cok tesekkur edıyorum.Ama hiç ummadığım hatta destek yapın bana demediğim bazı blog arkadaslarım beni çok şaşırttılar gerçekten samimiyetlerine iki kez inandım onlara yüreğimden gelerek teşekkür ediyorum.Çünkü arkadaşlar bende hediye çekilişlerine dışardan giren hep yarısan biriydim.Ama hediye çekilişi yapınca anladımki gerçekten zor bişey bunuda belirtmeden geçemicem.
Son olarak blogumdayım,süreklide sağlığım izin verdikçe yazacağım.Bana ulaşmak için yorumda yazabilirsiniz,mailimdende,twitterimdanda ulaşabilirsiniz.Ben her yerden geri dönüş yapıyorum bilen bilir kimseyi cevapsız bırakmam asla..
15gün boyunca kendi özel hayatım ve blogumla ilgileneceğim.Belkide 15 günde hayatımda çok büyük değişiklikler olur siz ne dersiniz?
Not: Hediye çekilişime katılmak için buradan
Blogstar Yarışmasına katılmak için buradan (hep yapmak istemiştim bunuda yaptım ya artık gam yemem)
Biricit sabah sabah Seda Sayan modunda Fatih Portakal'ı izliyor ve tabiiki kahvesini içiyor
resim alıntıdır

15 Mayıs 2012 Salı

Silmeden (mim)




Silmeden yazıyoruz bu mim yazımızı..
Silmeden zaten hayatıda yaşamıyor muyuz?Silgi kullanmadan yaşama sanatı, hayat değil mi?Benim ilk aklıma gelen bu oldu silmeden deyince..
Silmeden yaşıyoruz,hatalarımızla,sevaplarımızla,düşüncelerimiz değişiyor belki zamanla ama kırılan bir kalbi düzeltebiliyor muyuz?yada kırdığımız kalp eski haliyle kalıyor mu?kendinizden düşünün kalbinizi kırdı birisi,siz ona eskiden hissettiklerinizi aynı sıcaklıkta hisseder misiniz?Karsınızdaki insanda böyledir.Birini incitirseniz geri dönüşünüz yoktur..
Silmeden yaşamayız aslındada,bazı insanları silmek gerekir komple hayatımızın içinden çıkarmak gerekir..Çünkü o insanlar bize zararlıdır,kötülüğe meyillidir.Hayatımızda olmaları artık bizim için tehlikeliyse onları hayatımızdan çıkarıp silmemiz gerekir.
Sil baştan yaşamalıyız bazen..Bazen hayat öyle kötü giderki ne yapacağımızı bilemeyiz?İş hayatımız,aşk hayatımız öyle berbatlaşırki,bu durumdan kurtulmak için ya işimizden ayrılırız yada sevdiğimiz insandan..O anlarda dünya başımıza yıkılır gibi hissederiz.Depresyonlara gireriz..
Mutsuz olmaya başlarız..Ama içimizde bitmek bilmeyen bir umutla yeniden hayata başlarız,eski hayatımızı sileriz ve öylede olmalı bazen..
Silmeliyiz bütün kötü şeyleri aklımızdan,hayatımızdan,yeni bir hayata başlamalıyız belkide bembeyaz bir sayfa ile....





Biricit sil baştan başlamak gerek bazen hayatı sıfırlamak diyerek,kahve yapmaya gitti.
resim alıntıdır.