14 Ekim 2012 Pazar

Doa Kozmetik'ten 2 Kişiye Hediyemiz Var!:)


Harika bir hediye çekilişine hazır mısınız?Doğal ürünlerin Markası Doa Kozmetik'ten 2 şanslı izleyicime Baobab Yağı hediyemiz olacak:)


Baobab Yağı Ne Derseniz?

KOZMETİK ÜRÜN DEĞİLDİR.
Çeşitli bakımlar için kullanılabilecek %100 saf ve ekstra kalitede yağdır. 
Baobab

Baobab ebegümecigiller familyasının Afrika ve Asya’nın tropikal bölgelerinde yetişen, yapraklarını döken ağaç türlerinin ortak adıdır. Boyları 30 metreyi bulabilir. Gövde çevresi 30 metreye kadar genişler. Bu yumuşak ve süngerimsi dev gövde, bir su deposu görevi yapar.

Baobab yağı
Baobab tohumları sağlıklı bir cilt için gerekli olan A, C, D, E, F Vitaminleri ve beta-karoten, amin asitler, tartarik asiti yüksek miktarda içerir. Bu tohumların soğuk presle sıkılması ile baobab yağı elde edilir.
Kuruyan, susuz kalmış, tahriş olmuş ciltleri yatıştıran baobab yağı özellikle saf kullanıldığında daha etkilidir. Baobab yağından birçok krem, serum, losyon yapılmasına karşı hiçbirisi, saf baobab yağının kullanım etkisini vermez. Bu bitkisel yağ nemlendirir, güneş yanıklarının hızlı iyileşmesine yardımcı olur. Cilt tarafından kolay ve hızla emilir, cildin elastikiyetini arttırır, yaşlanma etkileriyle savaşır cilt dokusunu, hücre yenilenmesini destekler.
Baobab yağının içerdiği yağ asitleri şunlardır
Oleik Asit: %30-42
Palmitik Asit: %18-30
Stearik Asit: %2-9
Linoleik Asit: %20-35
Baobab yağının bir diğer özelliği cildinizdeki nemi uzun süre muhafaza etmesidir, bu etkisi ve besleyici özellikleri sayesinde baobab yağı sürülen bölgelerde bir ışıltı ve canlılık olur ama bu etkiyi cildinize sürdüğünüz başka yağların parlama etkisiyle karıştırmayın. Baobab yağı, hızla emilir cildinizde ışıltılı bir görünüm bırakmasına rağmen yağlı durmaz.
Kullanımını ve Baobab Yağının özelliklerini detaylı olarak buradaki videodan izleyebilirsiniz.
Hediyemizi kazanmak için Zorunlu Şartlar:
-Doa Kozmetik'in Facebook Sayfasını Beğenmek
-Doa Kozmetik'in Twitter Sayfasını Takip Etmek
-Blogumun İzleyicisi Olmak (Google Friends Connect'ten)

Kampanyamız 31 Ekim 2012'de sona erecektir,şartları yerine getirip,facebook ve twitter takiplerinizi,size ulaşabilmem için mail adresinizi bu yazının altına yorum olarak yazmanız gerekmektedir.

Herkese Bol Şanslar :))

Kargo Değerli Firmamıza aittir.

12 Ekim 2012 Cuma

Blog Yazarlarına Tavsiyeler




Blog Dünyasına yeni gelen,blog yazmak isteyen blog yazarı adaylarının bilmeleri gereken çok önemli şeyler var.
Öncelikle blog dünyasında yeniyseniz,yazmaya yeni başladıysanız içinizden yazmak geliyorsa,kendinizi yada yazmak istediğiniz konu hakkında tüm samimiyetinizle yazın.

Kendimden örnek vermem gerekirse ilk blog yazmaya başladığımda hiç kimse beni takip etmiyordu,benim kişisel bir blogum var bu arada şu anda ise gerçekten sayı olarak beni takip eden takipçilerim oluştu.
Takipçilerimde kaliteli ve sürekli yazılarımı yorumsuz bırakmayan,gerçekten yazılarımı okuyan insanlar.Bunun nedeni ise yada sırrı ne diye düşünüyorsanız bu samimi olmaktan kaynaklanıyor baştan bunu belirtmem lazım.
Çünkü sizi okuyan kişiler sizin samimi olmadığınızı her şekilde anlarlar.

Blogunuzda doğal olun,kendiniz olun.Yazacağınız konuyla ilgili bilgi sahibi olun en azından,oradan buradan kopyalayarak bir yazı oluşturmayın.İster kozmetik,ister bir kitap hakkında yazın ama her zaman kendi görüşlerinizi yazın.
Genelde markalar bloglara çok ilgi duyuyorlar,sosyal medyanında bunda çok büyük etkisi var.Sizin ürünlerini kullanmanızı ve bu konularda yazmanızı istiyor olabilirler.
Lütfen bu konuda gerçekçi ve samimi olun,o markayı övüp durmayın..Gerçek hislerinizi yazın,yada kendiniz bir ürünü kullandığınızda onunla ilgili,kullanımıyla ilgili şeyleri yazın.
Moda dergilerinden ordan burdan şeyleri kopyalayıp bu 'günün kombinidir'diye çalıntı,alıntı şeyler yazmayın.Çünkü çok sırıtıyor blogunuzda..

Sizi blogunuzda takip eden insanlar size değer verip yazılarınızı okuma zahmetine giriyorlar,yorum yazıyorlar,lütfen yazılan yorumlarınıza cevap yazın.Okuyucularınızla ilgilenin,onlara değer vermelisiniz,neler yazdıklarını okuyup sizde aynı şekilde cevaplamalısınız.Hatta blog dostlarınızı ziyaret etmelisiniz,sizde onları takip edip okuduğunuz,beğendiğiniz yada beğenmediğiniz yazıları yorumlamalısınız.
Bu sizi okuyanlar arasında bir bağ oluşturacak bundan emin olun.

Blog dünyasında konusunda uzman olanlarda yazıyor yada ağzı olanda yazıyor(ağzı olan konuşuyor gibi).Bunun ayırımını sizin kendinizin yapması lazım.Bir kitabı okudunuz mesela onunla ilgili yazıyorsanız,lütfen yayınevi reklamını değilde,okuduğunuz kitabı tanıtın,'sen ne öğrendin, neler hissettirdi o kitap sana?' ben bunları merak ediyorum.Kitabı yazan yazarla ilgili düşüncelerini öğrenmek istiyorum,tavsiye edip etmemeni mesela..

Yeni yazmaya başladıysanız,blogunuz yeniyse,başka blogları takip etmeniz lazım.Onların yazılarını okuyup,yorum bırakmanız gerekir.Bu sizin en azından birazcıkta olsa tanınmanızı sağlar.Ama okuduğunuz şeyle ilgili yorum yazın lütfen.Benim blogum bu sizi takipteyim,sizde beni takip edin şekilde saçma sapan yorumlar bırakmayın.İnsanları sizi takip etmeye zorlamayın,zaten yazılarınızı,blogunuzu beğenirlerse sizi takip ederler.Samimi olmalısınız.

Blogunuzda polemiklere,tartışmalara girmeyin.Dışarıdan çok kötü bir görüntü oluşuyor.Kim ne derse desin,siz yazmaya devam edin.İstediğiniz konuda yazın,önemli olan karakterinizi,hislerinizi,benliğinizi yazılarınıza aktarabilmek.Kötü eleştirilere kulak asmayın pek fazla kafanıza takmamaya çalışın.Zaman ilerleyince blog dostlarınız arttığı gibi blogunuzu çekemeyen insanlarda artacaktır.Siz siz olun tartışmalarla değil hep yazılarınızla gündemde kalmaya çalışın.
İçinizden geldiği gibi yazın,kimse sizi anlamasada yazmak çok güzel bir duygudur.Ben kendi açımdan yazmayı terapi gibi gören birisiyim.

Blogunuzu sürekli güncelleyin,hergün yazmaya çalışın fakat vaktiniz yoksada en az iki-üç günde bir yeni yazılar yazın.Güncel olan bir blog,kendini yenileyen, tasarımıyla ilgi odağı olan bir blog her zaman okuyucular için çekicidir.
Bloguna müzik ekleyen bloglar için söyleyeceğim şey ise,ben orada yazıyı mı okuyacağım yoksa müziğimi dinleyeceğim bunu anlayamıyorum.Müzik konulacaksa yada daha sakin,yazıyı etkilemeyecek bir müzik olmalı,aslında hiç müzik olmasa daha güzel.Çünkü okuyucu sizin blogunuza yazınızı okumaya geliyor,müzik dinlemek isteseydi müzik dinlemeye giderdi.

Blogtan para kazanmayı düşünüyorsanız bu amaçla blog açtıysanız ise bence yanlış yerdesiniz,bir işe girip hemen çalışmaya başlayın..
Çünkü blog yazmak zevkli bir hobidir.Eğlenceli ve güzel bir dünyadır blog dünyası ama para kazanacağınız bir yer değildir.
Son olarak blog yazan,yazmayı düşünenlere tek söyleyeceğim kendiniz gibi olun ve tüm samimiyetinizle yazın.
Sevgiler.


resim alıntıdır.

11 Ekim 2012 Perşembe

Baba Ve Piç



Elif Şafak'ın kitaplarından benim okuduğum ikinci kitabı 'Baba ve Piç' oldu.(İskender'den sonra).Sürükleyici oldukca güzel bir şekilde kaleme alınmıs her zamanki gibi Elif Şafak'ı çok seven bir okuyucusu olduğum için yine çok hosuma gitti bu kitabıda..Türk ve Ermeni iki ailenin yasadıkları olaylar,gecmısı ve geleceği etkileyebilir mi?Bu kitap biraz olaylı bir kitap olmus sanırım,halbuki sonucta bir kitap yani mahkemelik bile olunmus kitap için..Etnik bir kitap olmasının yanısıra,bana İstanbul'u hem eski İstanbul'u hemde günümüzdeki İstanbul'u,İstanbul'un tarihini belkide ve en önemliside Elif Şafak'ın kitabındaki karakterleri birbiriyle harmanlaması çok etkiledi.Hani kelebek etkisi diye bişey vardır ya belki sen o anda bişey yaparsın,bunu farketmezsin ama baska yerdede baska bişey olur senın o yaptığın sey yuzunden benım anladığım bu oldu kıtaptan..Yoksa siyasi yada tarihsel acıdan kıtaba bakmadım..Sonucta bir hikaye sonucta arastırmalar ıncelemeler sonucunda ortaya cıkmıs bır eser fakat ben kabul etmıyorum kıtaptakı yazılan bazı olayları..Geleceğe yönelik ise sunu düşünüyorum biz Türkiye Cumhurıyetınde nesıller boyunca,Ermeni vatandaslarımızla omuz omuza yurek yureğe yasadık,benım bıldığım bu..Ve her zamanda böyle olacak,yüreklerimiz bir olacakki yıllar yılı,ıcıce yasamamızın netıcesınde,evlenenler bıle olmustur,yemeklerımız bıle aynı,coğu konuda bırbırımıze benzemısızdır,cunku hepımız insanız,hepımızın yureği var..Gönül isterki Atamızında dediği gibi her zaman 'yurtta sulh,cihanda sulh' olsa..
Karakterlerden Asya'nın Şahsi Nihilizm Manifestosu,annesi/teyzesi Zeliha'nın İstanbullu Kadınlara Altın Feraset Kuralları'da kitapta yeri geldiği zamanlarda olayla ilgili gecen güzel cümlelerdi:) Kitabın her bölüm baslığındada aslında bir tatlı tarifine gidiliyor,bu da öykünün sonuna varıldığında anlasılıyor..Güzel harmanlanmıs,hoş bir anlatımla sürükleyici bir kitaptı.
Dilosun Kayfesine armağanı ıcın cok tesekkur ederim:)

Biricit derki,Elif Şafak'la keske birgün tanısabilsem,bütün kitaplarınıda okusam..

10 Ekim 2012 Çarşamba

Durance Jasmine Banyo Tuzu Deneyimim :)


Durance'ın twitterda yaptığı yarısmayı kazananlardan biriside bendim,Yasemin isimli takıpcılerıne,Yasemin kokulu ürünlerinden hediye ediyorlardı,adımda Yasemin olduğu için katıldım,hemde Durance ürünlerini çok merak ediyordum.Deneyimlemiş oldum:)

Durance Jasmine Banyo Tuzu (Durance en Provence Sels de Bain Bath Salts) kargodan geldiği gün,kargoyu acar acmaz yasemin kokuları evimizi sardı:) Kargo kutusu bile yasemin kokuyordu o derece:) Küvetim olmadığı için,pedikür amaclı pedikür suyumda denedim.Özelliklede yüksek topuklu ayakkabılarla günün sonunda o acı veren ayak zonklaması,ağrıması,ayağımı pedikür suyuma koyduğumda gectı,dinlendirici ve rahatlatıcı etkisiyle kalbimi fethetti:) Bir ölçek kullandım,su ana dek üç kez denedim,kokusu ve dinlendirici etkisi gercektende harika,tavsıye ederim:) Sanki yaseminlerle terapiye girmişim gibi hissettim:)



Paraben ve phenoxyethanol içermeyen bir ürün,doğal olması benim cok hosuma gitti.Aynı zamanda Durance ürünlerinde kesinlikle hayvanlar üzerinde deneyler yapılmıyor,kozmetik ve bakım ürünlerini kullanırken bunada cok dikkat etmeye calısıyorum.Ayrıca ürünün detox etkiside varmıs,bunu zaten kullanınca hissedebiliyorsunuz:)


Biricit,ilk Durance deneyiminde cok mutlu oldu,butiklerinide ziyaret edecek:)

9 Ekim 2012 Salı

Osmanlı Mutfağından Yoğurt Soslu,Sucuklu Krep ve Patatesli Mücver!:)




Geçen pazar günü mutfağa gireyim dedim:) Pratik bişeyler uydurayımda yapayım diye düşündüm,yapması çok kolay yemesi ise çok lezzetli olan iki atıstırmalık ya da yemek artık ne derseniz:) Yapması yirmi dakika bile sürmeyen kopkolay tariflerim:))

Sucuklu Krep:
Evdeki sucuk,sosis,salam,peynir artık ne ıstıyorsanız ıcıne koyabilirsiniz,ben sucuk koymayı tercıh ettım,goz kararı un,bır yumurta,kabartma tozunu ve tuzu karıstırıp uzerınede kıvamı etkılemeyecek yani çok sulu yada cokta kuru olmamasını sağlayacak sekılde su kattım.Tavaya yağ koyup kızmasını bekledıkten sonra,ıyıce karıstırdığım derince bir kaptakı malzememden kasık kasık tavaya attım ve krepim piştikten sonra hazır oldu:))


Patatesli Mücver:
Annemin tarifinden yola çıkarak yaptığım çok basit bir yemek,atıstırmalık..
Beş tane patatesi ve bir havucu soyup,tras edıp,rende ıle rendeledım.Bır yumurta,bol baharat(karabıber,kırmızı bıber,köfte baharı,kekik..vb..),un,ve rendelediğim patateslerı,havucu ekleyıp karıstırdım,sonra yıne kızgın yağda kızarttım.Sonrasında da afıyetle yedık annemle:))

Yoğurt Sosu:
Yoğurt,sarmısak,kırmızı biber ve kekiği karıstırdım,muhtesem bi lezzet oluyo,tavsıye ederim:)Mücveri ve krepi yoğurt sosuna banarak yemenin lezzeti harikaydı:)



Biricit güzelde yemek yapıo ama niye evde kaldı bi türlü anlayamadıki:))

8 Ekim 2012 Pazartesi

Beş Şey Mimi :)



Beş şey mimi:) 

Çantamdaki 5 şey :
Cüzdanım
Cep Telefonum
Ajandam
Makyaj Cantam
Kalemim

Odamdaki 5 favori şey:
Yatağımın basındaki duvarda,asılı duran pembe renkteki kovboy şapkam:)
Laptopum (zaten ben nerde o ordadır,hangı odadaysam o da gelır benımle)
Yatağımın yanındaki Garfieldim:)
Kitap yığınlarım,caprazındaki makyaj aynamın önündeki makyaj malzemelerim:)
Gitarım (ama sor bilio musun çalmayı de,bence de me çünkü bilmiyorum:))

Bu ay planladığım 5 şey:
Kocayı bulmak,bu ay bulurum diye ümidim var:)
Bu ayda yine bloglarla ilgili yeni,güzel projeler var onları yapmayı,yetısmeyı ümit ediyorum
Bu ay beş kitap okur muyum acaba?:)
Uzun zamandır görüşmediğim bir dostumla bıkac hafta sonrasında bulusmayı dusunuyoruz,hatta kızlar gecesi yapıcaz evde bakalım bu da planlarım arasında:)
İş hayatımla ilgili planlarım var bakalım planlıyoruz ama aslında ben planı olan bi adam gibide değilimdir:)

Almak istediğim 5 şey:
Garfield almak istiyorum.:)Masam ıcın,duvar ıcın,her yer ıcın,her yere Garfıeld koyucam:))
Kıslık bir bot yada çizme almak istiyorum:)Ama çok topuklu olmayacak,topuksuzda olmayacak:)
Bir adet koca almak istiyorum ama onu nerden alıcam hıc bılmıyorum:))
Hem fondoten hemde krem olarak kullanılan ürünlerden almak istiyorum,denemem lazım hala alamadım:)
Yeni evimize tasındığımızda komple mobılyaları değıstırıp,yenilerini almak istiyorum:)

Eveett.. Beni mimleyen kişi Hobiicoffee Ve ondan etkilendiğim 5 şey :
Hareketli,hızlı birisi olduğunu tahmin ediyorum.:)
Doğal ürünleri sevmesi,bakımla ilgili mesela doğal ürünlerle ilgili yazıları hosuma gidio:)
Bazı seyleri ilk ondan duymak güzel,blogundan yani:)
Kendini çoğu konuda geliştirmiş ve olgun fikirli birisi olduğunu düşünüyorum.
Hayatına yön vermiş ve hayatta kendine ait güzel bir konumda olması,pozıtıf yazıları beni etkılıyor,kısılığındekı guzellıklerı yazılarındada görebiliyorum yapmacık birisi değil.:)

Biricit derki hayatta herseyi alabilirsin belki ama parayla insanlığı satın alamazsın,ya da ne kadar plan yaparsan yap işler aksinede gitse herseyde bi hayır vardır asla unutma..:)
resim alıntıdır.

6 Ekim 2012 Cumartesi

Biricit Blogum Dergisi Ekim Sayısında!:)


Blogum Dergisi'nin Ekim ayı sayısı çıktı:) Biraz geç çıktı,nazara geldik nazara,bütün blog yazarlarına kurşun döktürüp,hepsinede mavi nazar boncuğu takmamız lazım..:) Birbirinden değerli blog yazarlarının yazılarıyla hazırlanan Blogum Dergisi'nin Ekim ayı sayısı yine her zamanki gibi çok keyifli,çok neşeli,kozmetikten,modaya,edebiyattan,yemeklere kadar birçok güzel konunun yer aldığı Blogum Dergisini http://blogumdergisi.com/  adresinden okuyabilirsiniz.Blogum Dergisine teşekkür ederim,yine keyifli oldu bu sayıda benim için:)

Erkeklere Sonbaharda Kozmetik Ve Bakım Önerileri yazımı buradan http://issuu.com/blogum/docs/ekimsayisi/108 okuyabilirsiniz..:)

Biricit derki,Blogum Dergisi'nde olmak çok keyifli..Yalnız görsele dikkat edin bakalım tanıdınız mı?:)