evlilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
evlilik etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
1 Mart 2017 Çarşamba
Çeyizlik Ürünler mi Arıyorsunuz?
Herkese güzel haberler aldığımız bir çarşamba günü diliyorum.
Bu yazımda sizlere harika ürünler üreten, çok sevdiğim bir tanıdığımın yaptığı çeyizlik ürünlerden bahsedeceğim. Evlenmeyi düşünen, çeyiz alışverişi yapma hazırlığında olanlar, hediyelik ürünler almak isteyenler, evinde kullandığı ürünleri yenilemeyi düşünen herkes bu yazımı okusun bence :)
Etiketler:
alışveriş,
alışveriş blogu,
çeyiz,
çeyiz alışverişi,
Çeyizlik Ürünler mi Arıyorsunuz,
dekorasyon,
ev alışverişi,
evlilik,
gelin alışverişi,
güzellik blogu,
kadın blogu,
yaşam blogu
29 Mayıs 2016 Pazar
Kocan Kadar Konuş Diriliş Film Yorumum
Kocan Kadar Konuş'un ilk kitabını okumuştum, ilk filmini de izlemiştim, ikinci kitabını ve ikinci filmini de izledim, hem eğlenceli hem de ilişkiler üzerine izlenmesi gereken filmlerden, okunması gereken kitaplardan.
Yönetmen : Kıvanç Baruönü
Oyuncular : Ezgi Mola , Murat Yıldırım , Hümeyra Akbay , Nevra Serezli , Eda Ece
Senaryo : Şebnem Burcuoğlu
İlk filmin devamı niteliğinde olan Kocan Kadar Konuş Diriliş filminde Efsun ve Sinan evlenmeye karar veriyorlar ve düğün hazırlığında başlarına gelen komik olayları izliyoruz. Bu sefer işin içine aileler de giriyor, Efsun'un anneannesi Peyker Hanım ve Sinan'ın babaannesi Cavide Hanım'da tanışıyorlar birbirleri ile. Eğlence dolu, komik sahneler bizi bu filmde bekliyor. Klasik Türk ailesinde dünürler arasında geçen, geçebilecek olayları konu alıyor film.
Filmin finali ise harikaydı:) Bu film şu anda gösterimde değil bir kaç ay önce izlemiştim ama gerçekten de beğendiğim nadir filmler arasında yer alıyor. Bence 3. filmi de gelecek, meraktayım.
Etiketler:
aşk ilişkiler,
aşk ilişkiler blogu,
düğün,
evlilik,
film,
kadın blogu,
kadın erkek ilişkileri,
Kocan Kadar Konuş Diriliş Film Yorumum,
sinema,
yaşam blogu
20 Nisan 2016 Çarşamba
Otobüs Durağı,Amaçlar ve Eski Sevgili
Bugün işten çıkıp, yağmuru yemiş bir halde durağa yürüdüm. Durağa vardım ve otobüsün gelmesini beklerken, sırada önümde bekleyen bir çiftin konuşmasına kulak misafiri oldum. İki sevgili evlilik hazırlıklarından bahsediyorlardı. Kız oğlana 'nikah davetiyesi benim seçtiğim olsun, nikah şekerleri için de sen istediğini seçersin' dedi. 'peki hayatım' dedi oğlan kıza. Tabii benim aklımda hayallerimde farklı şeyler uçuşurken, onları dinlemeye devam ettim, bu sefer biraz merak ve biraz da acaba ne konuşuyorlar diye çünkü hiç bir zaman bir erkekle bu konulardan konuşmadım, bahsi bile geçmedi. Otobüsün gelmesini beklediler, oğlan kızı bırakamadı 'yok olmaz otobüs gelmeden gitmem' dedi durdu. Düşündüm beni hiç bekleyen oldu mu diye sanırım bir kaç kez otobüse, minibüse binerken bekleyenler olmuştu ama o çiftin yani oğlanın kıza o kadar samimi, içten davranışları vardı ki sanırım o şekilde kimse benimle beklememişti durakta.. Vedalaştılar birbirlerine sarılıp ve öpüp..
Derken otobüse bindim, önümdeki kızda sevgilisine yani müstakbel damat adayına el sallayıp bindi. Düşündüm yol boyunca; o çiftin çok şanslı olduğunu düşündüm, belki evlenince mutlu olacaklar belki olmayacaklar kimbilir ama en azından birbirlerine davranışları samimi geldi bana.. Samimiyet önemli...
Sonra kendimi düşündüm, son 15 gündür yaptığım saçmalıkları.. Böyle ilişkilerden ne kadar uzak olduğumu.. Belki de çok salak ya da aptal olduğumu düşündüm.. Facebooktan ayrıldığım eski sevgilime günde elli kez bakıp ne paylaşmış acaba diye meraklanmam, sadece ona değil eski sevgilimin eski sevgilisi olan kıza da bakmam herhalde yeterince salaklaştığımın belirtisi.. Bazıları evlenme hazırlığı yaparken evlenirken ben hala eski sevgilim hatta onun eski kız arkadaşı ne yapıyor diye bakınıyorum!! O kızda başka biri ile evlenmiş. Onun adına sevindim sanırım, eski sevgilimle ilişkisi kalmadığına mı sevindim yoksa gerçekten mutlu göründüğü için mi bilemiyorum..Düşünün yani eski sevgililerimi, eski sevgililerimin eski sevgililerini günlük olarak hepsini Facebooktan tarıyorum, kim kiminle ne yapmış diye..Ayrılan varsa seviniyorum, evlenen varsa yine seviniyorum.. Diyeceksiniz ki sana ne be kızım sen geleceğine baksana, ileriye baksana, geçmişi neden kurcalıyorsun..!? İşte ben de bilmiyorum, nedenini, merak ediyorum, sanırım çok yalnızım, kendimi çok yalnız hissediyorum, hatta kendimden nefret ediyorum yaptığım hatalar için, aynı hataları sürekli yapmaktan aynı şeyleri yaşamaktan çok bunaldım hem de çok..
Her geri geldiğinde affetmekten, o isteyince hemen yelkenleri suya indirmekten ama bir arpa boyu yol gidememekten, bir türlü ona yaranamamaktan yoruldum. Mantığımı kullanamamaktan yoruldum. Hep duygularımla gitmekten herşeye yoruldum ama beni sevmeyen, bir şeyler hissetmeyen, saygı duymayan birine ne kadar duygularımla gidebilirim ki, artık geri gelse de mantığımı kullanmayı öğrenmeliyim..
Benim amaçlarım var değil mi?
Biricit derki; dönerse senindir dönmezse kebaptır..
Etiketler:
Amaçlar ve Eski Sevgili,
aşk evliliği,
aşk ilişkiler,
aşk ilişkiler blogu,
eski sevgili,
eski sevgiliyi unutma yoları,
evlilik,
kadın blogu,
kadın erkek ilişkileri,
sevgili,
yaşam,
yaşam blogu
18 Ekim 2015 Pazar
Kocan Kadar Konuş Diriliş
Kocan Kadar Konuş Diriliş kitabı oldukça merak ettiğim bir kitaptı. Kocan Kadar Konuş kitabını okumuştum. İkincisi de bu serinin devamı olarak oldukça eğlenceli, komik ve hem güldüren hem de düşündüren bir kitap:)
29 Mart 2015 Pazar
Kocan Kadar Konuş Filmi Yorumlarım :)
Bir haftadır nihayet yer bulup, kitabını da okuduğum ve büyük bir merakla beklediğim 'Kocan Kadar Konuş' filmini izleyebildim :) Kapalı Gişe oynuyordu çünkü, geçen hafta izleyemediğim için cidden üzülmüştüm. Annemin geçen yaz tatilinde 'artık evlenmeni istiyorum' düşüncesi ile bana hediyesi olan 'Kocan Kadar Konuş' kitabının yorumlarını burada yazmıştım.
Çok eğlenceli ve bekar kadınların başına gelen evlenme baskısının, komik bir dille anlatıldığı bu kitabı oldukça beğenmiştim. Filmine de büyük bir merakla gittim. Annemle beraber izledik:))
2 Aralık 2013 Pazartesi
Sevgilisiyle Görüşmek İstemeyen Erkekler,Evlilik,Doğum Günü, Çiçekler ve Depresyon
Kasımda aşk diye birşey yok ama aralıkta çok soğuk hava diye bir şey var diyerek yazıma başlıyorum, kar gelecekmiş yakında! Kardan da olsa adam göreceğiz bu da güzel!Sosyal mesajımı da yazımda belirttiğime göre yazıma başlayabilirim. Taksim'e hafta sonu bir sinirle, depresyonumuzdan kurtulmak için en yakın arkadasımla gitmeye karar verdik. Her yeri ıslak hamburger olarak gördüğüm nadir anlardan biriydi, çünkü Taksim'e ne zaman gitsem o ıslak hamburgerlerden yerim, her zaman şaşmaz bir kuralımdır. Ama depresyonda sanırım daha çok yiyesi geliyor insanın. Bir gün içinde depresyona girer mi insan girebiliyor, güzel baslayan bir sabah veya öğlen sonunda yine de girebiliyor insan birkaç saniye bile yetiyor. Kursa bile moral bozukluğu içinde gidip hicbirsey anlamadan hayalet gibi gittim ve geldim, kurstayken saat 3 gibi arkadasıma mesaj yazdım o da sağolsun sanırım ömürlük dostlarımdan, iş çıkışında bulustuk, moralinin en bozuk olduğu, ağlamak üzere olduğun anlarda yetişen dostlarının olması ne güzel bir şey..
İkimizde depresyondayız zaten birimiz çıkarken diğerimiz giriyoruz, nedeni ise karşımıza çıkan erkekler. Ya bir erkek neden kız arkadasıyla görüşmek istemez, zaten bir pazar izni var, hafta içi çalışmaktan çıkamıyor, cumartesi bile zar zor çıkabiliyor işten ama bir hafta görmediği kız arkadasını görmek yerine neden erkek arkadaslarıyla bulusmak ister bir erkek? Yani o kızı istemiyordur ya da hayatında baska birisi vardır.
3 Kasım 2013 Pazar
Umut Dolu Bir Kitap
Umut Dolu Bir Kalp; Kim Vogel Sawyer'in bir kitabı. Eğlenceli, macera dolu bir kitap olduğu kadar; son sayfalarını hızlıca okuyabildiğim başlarda hem vakitsizlikten hem de biraz sıkıcı bulduğumdan pek fazla okuyamadığım bir kitap oldu. Ama kitabın ortasını geçince kitap hızlanmaya, macerası ve sürüklemesi de fazlalaşmaya başlayınca acaba ne olacak ne olacak merak ederek okuduğum bir kitap oldu.
Bir okul düşünün; bu okulda evlenmemiş bekar kadınlar, yine kendileri gibi bekar erkeklerle evlendiriliyor. Hattie teyzenin evlenme okulunda; Doğu'dan gelen kadınlar, Batı'daki çiftlik sahipleriyle, Batı'nın yaşama şartlarını, çiftlik hayatını öğrendikten sonra yani eş olmaya yarayacak şeyleri öğrendikten sonra evlendiriliyorlar. Tabii ki beş kız öğrenci arasında dedikodular, çekememezlik, kıskançlık vb. gibi durumlar da oluyor. Kitabın baş kahramanı Tressa ise; hayatının ikinci şansını yakalamak için, teyzesi ve dayısı tarafından zorla ve biraz da mecburiyetten bu çiftliğe geliyor ama sonra Tressa'yı çiftlikte ne maceralar ve olaylar bekliyor, Allah'ın onun için planlarını sabırla bekleyen Tressa biraz bana benziyor aslında:)
Beni etkileyen sözler ise kitapta;
*Dua mı?
*Elbette dua.Küçük hanım,Tanrı'nın senin için özel planları var ama seni yönlendirmesine izin vermek yerine her şeyi kendin halletmeye çalışarak istemeden de olsa bunu mahfediyorsun gibime geliyor.Tanrı; işleri bizim olmasını düşündüğümüz gibi yapmaz. O işleri daha iyi hale getirir. Ve onun yolunu izlersek bizim için en iyisini keşfederiz. Tanrı senin sadece ikinci iyiyi beklemene değil,onun en iyisini bulmana yardım etmek ister..
Biricit'i bakalım hayatında ne planlar bekliyor?
1 Eylül 2013 Pazar
20 Mart 2013 Çarşamba
Evlenme Hazırlığı,Düğün.com ve Biricit
Hala bekar Biricit olmama rağmen; günde 5-6 kez internet üzerinden nişandır, kına gecesidir, düğündür, gelinliktir, nikah şekeridir, düğün davetiyesidir, araştırıp duruyorum. İleride ben de bir gelin olacağım için şimdiden araştırmalara giriştim. :) Şu an ise; gelin aday adayı olan Biricit; harika gelinliklikleri görünce şaşırıp kalıyor, düğün mekanının neresi olacağına hala karar veremedi, nikah davetiyesini, düğün pastasını nasıl yapsa bilemiyor. :) Ama araştırmalarım neticesinde anladım ki oldukça çok bilgim var. Bunun nedeni sanırım arkadaşlarımın düğünlerine, nikahlarına, nişanlarına, kına gecelerine hep adeta hazır kadro düğün ekibi olarak gitmemden ve orada yaşadığım tecrübelerden kaynaklanıyor. Bilir kişi kıvamına gelmişim düğün konusunda da farkında değilmişim. Ama yine de sürekli bilmediğim konular keşfediyor, yeni trendleri merakla takip ediyorum.
İleride evlendiğimde, o özel günümde bana özel bir şekilde evlenebilmek adına yeniliklerden haberdar oluyorum, farklı düğün mekanlarını keşfediyorum.
Açıkçası nişanımın da düğünümün de sıradan ya da alışılagelmiş olmasını istemiyorum. Her şey farklı ve bana özel olmalı. Bu araştırmalarım neticesinde harika bir site keşfettim..
Sitenin en güzel özelliği firmalarla bağlantıda olmaları ve duğün.com üyelerine özel indirimler sağlamaları. Düğün mekanları, fotoğraf ve video firmaları, catering, gelinlik gibi düğünle, evlilikle ilgili her türlü firmadan hem fiyat teklifi alınabiliyor hem de sadece Duğun.com üyelerine özel indirimlerden de faydalanılabiliyor.
Düğun.com hem sıkı takipçilerinden olduğum hem de çok yakında orada da yazılarım olacağı için çok mutlu oldum. Bu müjdeli haberi de, buradan beni izleyen dostlarıma söylemek istedim. :)
Biricit; kendim evlenemedim ama bari evlenecek olan çiftlere bir faydam olsun dedi ve duğun.com ‘daki yeniliklere bakmaya gitti. :)
13 Aralık 2011 Salı
Masal
Gökten Üç Elma Düştü,
Üçünüde Ben Yedim,
Yine Düşsün,Yine Yerim..
Belkide bazı masallar böyle mi bitmeli acaba?
Yazıyı yazan biricit bir masalın içinde olsaydım kesin o masaldada evde kalırdım diyerek,yedicücelerin yanına gitti..
resimler alıntıdır.
resimler alıntıdır.
24 Kasım 2011 Perşembe
evlenecek kızlar yok
Bırakın bu işleri..Evlenecek kız kalmamış,etrafta doğru düzgün kız yokmuş..Hadi oradan..Asıl sorun şu evlenecek adam mı kaldı?Evlenecek erkeği de geçtim normal bir erkekte mi yok?
Tam birini görüyorsunuz diyorsunuzki 'heh işte buldum bu sefer ne kadar efendi,olgun,tam bir ev erkeği olur bundan'.. Meğer evliymiş,ee zaten o gömleğinle kravatının uyumunu ancak bir kadın oluşturabilirdi diyerek geri çekiliyorsunuz..
O an aklınıza galiba iyileri kaptılar hepside mi evli diye gelir.Fakat hepsi evli değildir tabiiki..
Bekarlarda vardır içlerinde ne yakışıklılar görürsünüz yolda yürürken yanlarında da tabiri caizse çakma sarışınlar,buram buram her yerlerinden seksilik akan hatunlar..Onları görüp görüp sinir olursunuz,çakasınız gelir..O kadar seksi değilim ondan yalnızım, şu vüduda baksana bende bu yağlar varken kim bakacak,kim evlenecek acaba benimle tabii yalnız kalırım..diye düşünür durursunuz..
İçinizden şu bisküvi reklamındaki dalyanlar hani nerdesiniz ben burdayım diye çığlık atmak geçer..
İstediğiniz aslında sadece aşkı yaşamaktır ve evlenmektir.Evimin kadını,çocuklarımın anası olayım,o gelinliği bir giyeyim istersiniz..Kız kulesinde evlenme teklifi almak istersiniz..Tabi bunlar benim düşüncelerim.. Peki erkekler ne düşünüyor biliyor musunuz?Onların derdi evlenmek değil.Biraz maddi durumunuz iyiyse sizi yemeyi,yok maddiyatla ilgili değilsede yine sizi yemeyi düşünüyorlar,ama evlenmeyi düşünen tek bir erkek bile yok..En azından benim çevremde bu zamana kadar olmadı.Biriyle yeni bir ilişkiye başladığınızda eski sevgilinizinde size geri dönesi geliyor..Eski sevgilim bana da geri dönmüştü bende beni unutamadı hala seviyor sanmıştım.Meğer kredi kartı borçlarını ödemek için bir 'enayi' arıyormuş.Ödemedim tabiiki ,bana ne. O kadarda embesil değilim.Yeni bir ilişkiye başlıyorsunuz,ilk başta her şey yolunda gidiyor.Karşı tarafta bir ilgi bir ilgi sormayın gitsin.Tabi sizde onunla ilgilenmeye başlıyorsunuz hatta seviyorsunuz onunla ilgili hayaller kuruyorsunuz..Adam yer cücesi,şişko olabiliyor ama sizin gözünüzde; 12dev adamdan biri o, artık masalınızın kahramanı..
Sonra bir anda ilgisizleşmeye başlıyor,sizi aramıyor,sormuyor,adam sanki ilgisizlik konusunda oskara aday! Mesaj yazıyorsunuz ona bile cevap yazmıyor..Ölsek kalsak adamın umurunda değil..Yalanlarını bulmaya başlıyorsunuz hepsi ardarda oluyor.Ve en kötüsüde aldatılıyorsunuz hemde sizin değerinizle eşdeğerde olmayan alakasız aptal saptal biri ile..Burda ki amacı anlamışsınızdır zaten masalınızın kahramanı aslında bir bal arısı çıkıyor..Her çiçeğe konayım misali..Aslına bakarsanız erkeklerin doğasında bu var,yetinmeyi bilmiyorlar,hormonal birşey olmalı..Kadınlar akıllarıyla düşünürken erkekler başka bir yerden düşünüyorlar.. Evlenmeyi düşünmüyorlar nedeni de özgürlüklerinin ellerinden gideceği korkusu..
Kimse bana demesin benim ailem şöyle böylede,ben babam gibi bir baba olmak istemediğim için evlenmek istemiyorum..Çünkü yemezler.Eğer baban gibi bir baba olmak istemiyorsan onun yaptığı yanlışları yapmazsın kendi doğrularınla hayatını geçirirsin..Zaten baban gibi olsan keşke diyede insanın içinden geçiyor,o evlenmiş cocuk yapmış sen hani??? Yani niyetler belli erkekler gönüllerini eğlendirmeye pek meraklılar.Bence bende bir mıknatıs var ne kadar ne istediğini bilmeyen,olgun olamamış,dengesiz erkek varsa gelip beni buluyor..Bazen tvdeki evlenme programlarına katılıp orada koca bulmaya çalışan kadınlarada hakvermiyor değilim.Sonuçta karşılarında evlenmeye gelmiş bir erkek var.Bir çay içip sonrada nikah masasına oturuyorlar..Yıllarını,aylarını,günlerini kendilerine ait zamanlarını boş yere değmeyecek insanlara harcamadan evleniyorlar..
Etrafımda iyi eğitimler almış,fizikleri harika olan,işlerinde belli başarıları elde etmiş pırıl pırıl insanlar var..Hepimiz yalnızız ama.. Nedenide karşımıza çıkan 'yanlış erkekler topluluğu'..
O yüzden kimse bana evlenilecek kız yok demesin..Biz evlenmeyi düşünüyoruz kadınlar olarak adeta bunun için doğmuşuz sanki.
Ama karşımıza dürüst,yalan söylemeyen,bizimle ilgilenen,bizi aldatmayacak,bizi biz olduğumuz için sevecek,ne kariyerimizle ne paramızla değil sadece bizi olduğumuz gibi sevecek erkekler çıkmıyor karşımıza..Hatta nesilleri tükenmişte olabilir.. Evlenilecek adam yok adam...
Yazıyı yazan Biricit koca aramaya gitti....
Tam birini görüyorsunuz diyorsunuzki 'heh işte buldum bu sefer ne kadar efendi,olgun,tam bir ev erkeği olur bundan'.. Meğer evliymiş,ee zaten o gömleğinle kravatının uyumunu ancak bir kadın oluşturabilirdi diyerek geri çekiliyorsunuz..
O an aklınıza galiba iyileri kaptılar hepside mi evli diye gelir.Fakat hepsi evli değildir tabiiki..
Bekarlarda vardır içlerinde ne yakışıklılar görürsünüz yolda yürürken yanlarında da tabiri caizse çakma sarışınlar,buram buram her yerlerinden seksilik akan hatunlar..Onları görüp görüp sinir olursunuz,çakasınız gelir..O kadar seksi değilim ondan yalnızım, şu vüduda baksana bende bu yağlar varken kim bakacak,kim evlenecek acaba benimle tabii yalnız kalırım..diye düşünür durursunuz..
İçinizden şu bisküvi reklamındaki dalyanlar hani nerdesiniz ben burdayım diye çığlık atmak geçer..
İstediğiniz aslında sadece aşkı yaşamaktır ve evlenmektir.Evimin kadını,çocuklarımın anası olayım,o gelinliği bir giyeyim istersiniz..Kız kulesinde evlenme teklifi almak istersiniz..Tabi bunlar benim düşüncelerim.. Peki erkekler ne düşünüyor biliyor musunuz?Onların derdi evlenmek değil.Biraz maddi durumunuz iyiyse sizi yemeyi,yok maddiyatla ilgili değilsede yine sizi yemeyi düşünüyorlar,ama evlenmeyi düşünen tek bir erkek bile yok..En azından benim çevremde bu zamana kadar olmadı.Biriyle yeni bir ilişkiye başladığınızda eski sevgilinizinde size geri dönesi geliyor..Eski sevgilim bana da geri dönmüştü bende beni unutamadı hala seviyor sanmıştım.Meğer kredi kartı borçlarını ödemek için bir 'enayi' arıyormuş.Ödemedim tabiiki ,bana ne. O kadarda embesil değilim.Yeni bir ilişkiye başlıyorsunuz,ilk başta her şey yolunda gidiyor.Karşı tarafta bir ilgi bir ilgi sormayın gitsin.Tabi sizde onunla ilgilenmeye başlıyorsunuz hatta seviyorsunuz onunla ilgili hayaller kuruyorsunuz..Adam yer cücesi,şişko olabiliyor ama sizin gözünüzde; 12dev adamdan biri o, artık masalınızın kahramanı..
Sonra bir anda ilgisizleşmeye başlıyor,sizi aramıyor,sormuyor,adam sanki ilgisizlik konusunda oskara aday! Mesaj yazıyorsunuz ona bile cevap yazmıyor..Ölsek kalsak adamın umurunda değil..Yalanlarını bulmaya başlıyorsunuz hepsi ardarda oluyor.Ve en kötüsüde aldatılıyorsunuz hemde sizin değerinizle eşdeğerde olmayan alakasız aptal saptal biri ile..Burda ki amacı anlamışsınızdır zaten masalınızın kahramanı aslında bir bal arısı çıkıyor..Her çiçeğe konayım misali..Aslına bakarsanız erkeklerin doğasında bu var,yetinmeyi bilmiyorlar,hormonal birşey olmalı..Kadınlar akıllarıyla düşünürken erkekler başka bir yerden düşünüyorlar.. Evlenmeyi düşünmüyorlar nedeni de özgürlüklerinin ellerinden gideceği korkusu..
Kimse bana demesin benim ailem şöyle böylede,ben babam gibi bir baba olmak istemediğim için evlenmek istemiyorum..Çünkü yemezler.Eğer baban gibi bir baba olmak istemiyorsan onun yaptığı yanlışları yapmazsın kendi doğrularınla hayatını geçirirsin..Zaten baban gibi olsan keşke diyede insanın içinden geçiyor,o evlenmiş cocuk yapmış sen hani??? Yani niyetler belli erkekler gönüllerini eğlendirmeye pek meraklılar.Bence bende bir mıknatıs var ne kadar ne istediğini bilmeyen,olgun olamamış,dengesiz erkek varsa gelip beni buluyor..Bazen tvdeki evlenme programlarına katılıp orada koca bulmaya çalışan kadınlarada hakvermiyor değilim.Sonuçta karşılarında evlenmeye gelmiş bir erkek var.Bir çay içip sonrada nikah masasına oturuyorlar..Yıllarını,aylarını,günlerini kendilerine ait zamanlarını boş yere değmeyecek insanlara harcamadan evleniyorlar..
Etrafımda iyi eğitimler almış,fizikleri harika olan,işlerinde belli başarıları elde etmiş pırıl pırıl insanlar var..Hepimiz yalnızız ama.. Nedenide karşımıza çıkan 'yanlış erkekler topluluğu'..
O yüzden kimse bana evlenilecek kız yok demesin..Biz evlenmeyi düşünüyoruz kadınlar olarak adeta bunun için doğmuşuz sanki.
Ama karşımıza dürüst,yalan söylemeyen,bizimle ilgilenen,bizi aldatmayacak,bizi biz olduğumuz için sevecek,ne kariyerimizle ne paramızla değil sadece bizi olduğumuz gibi sevecek erkekler çıkmıyor karşımıza..Hatta nesilleri tükenmişte olabilir.. Evlenilecek adam yok adam...
Yazıyı yazan Biricit koca aramaya gitti....
resimler alıntıdır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)