Dualarınızı istemek için yazıyorum. Size saçma gelebilir ama acı size bunu yaptırabilir. Cuma gecesi 02.00 sularında annemi 112 acil ambulansı ile hastaneye kaldırdım. Nefes darlığı şikayeti ile gittik 4-5 gün önce kalp krizi geçirdiğini ve o anda da devam ettiğini öğrendik. Şimdi yoğun bakımda onun iyileşmesini istiyorum hem de kalbim o kadar acıyor ki anlatılmaz bir acı hissediyorum. Hani gitmeyecek sanırsın ya her zaman kalacağını düşünürsün, işte öyle olmuyormuş, lütfen gitmesin şimdi değil..
uyuyamıyorum.. iyi şeyler düşünmeye çalışsam da kötü şeylerde geliyor aklıma, ya bu dünyadaki tek dayanağım giderse..
Çocukluğum aklıma geliyor, hep annemle anılarımı düşünüyorum, sonra şimdiye bakıyorum, ben böyle hayal etmemiştim ki..
uyuyamıyorum.. gözümü her kapadığımda damlalar süzülüyor gözlerimden..
15 yaşında babamı kaybettiğimde ben bu acıyı yaşamıştım, annem benim hem annem hem babam olmuştu, ne olur Allahım bizi ayırma..
Sanki hayat bize hep oyunlar oynamak zorunda.. İsyan değil bu ama onun iyileşmesini ve onun yüzünü güldürmeyi istiyorum..
26 Nisan 2016 Salı
20 Nisan 2016 Çarşamba
Otobüs Durağı,Amaçlar ve Eski Sevgili
Bugün işten çıkıp, yağmuru yemiş bir halde durağa yürüdüm. Durağa vardım ve otobüsün gelmesini beklerken, sırada önümde bekleyen bir çiftin konuşmasına kulak misafiri oldum. İki sevgili evlilik hazırlıklarından bahsediyorlardı. Kız oğlana 'nikah davetiyesi benim seçtiğim olsun, nikah şekerleri için de sen istediğini seçersin' dedi. 'peki hayatım' dedi oğlan kıza. Tabii benim aklımda hayallerimde farklı şeyler uçuşurken, onları dinlemeye devam ettim, bu sefer biraz merak ve biraz da acaba ne konuşuyorlar diye çünkü hiç bir zaman bir erkekle bu konulardan konuşmadım, bahsi bile geçmedi. Otobüsün gelmesini beklediler, oğlan kızı bırakamadı 'yok olmaz otobüs gelmeden gitmem' dedi durdu. Düşündüm beni hiç bekleyen oldu mu diye sanırım bir kaç kez otobüse, minibüse binerken bekleyenler olmuştu ama o çiftin yani oğlanın kıza o kadar samimi, içten davranışları vardı ki sanırım o şekilde kimse benimle beklememişti durakta.. Vedalaştılar birbirlerine sarılıp ve öpüp..
Derken otobüse bindim, önümdeki kızda sevgilisine yani müstakbel damat adayına el sallayıp bindi. Düşündüm yol boyunca; o çiftin çok şanslı olduğunu düşündüm, belki evlenince mutlu olacaklar belki olmayacaklar kimbilir ama en azından birbirlerine davranışları samimi geldi bana.. Samimiyet önemli...
Sonra kendimi düşündüm, son 15 gündür yaptığım saçmalıkları.. Böyle ilişkilerden ne kadar uzak olduğumu.. Belki de çok salak ya da aptal olduğumu düşündüm.. Facebooktan ayrıldığım eski sevgilime günde elli kez bakıp ne paylaşmış acaba diye meraklanmam, sadece ona değil eski sevgilimin eski sevgilisi olan kıza da bakmam herhalde yeterince salaklaştığımın belirtisi.. Bazıları evlenme hazırlığı yaparken evlenirken ben hala eski sevgilim hatta onun eski kız arkadaşı ne yapıyor diye bakınıyorum!! O kızda başka biri ile evlenmiş. Onun adına sevindim sanırım, eski sevgilimle ilişkisi kalmadığına mı sevindim yoksa gerçekten mutlu göründüğü için mi bilemiyorum..Düşünün yani eski sevgililerimi, eski sevgililerimin eski sevgililerini günlük olarak hepsini Facebooktan tarıyorum, kim kiminle ne yapmış diye..Ayrılan varsa seviniyorum, evlenen varsa yine seviniyorum.. Diyeceksiniz ki sana ne be kızım sen geleceğine baksana, ileriye baksana, geçmişi neden kurcalıyorsun..!? İşte ben de bilmiyorum, nedenini, merak ediyorum, sanırım çok yalnızım, kendimi çok yalnız hissediyorum, hatta kendimden nefret ediyorum yaptığım hatalar için, aynı hataları sürekli yapmaktan aynı şeyleri yaşamaktan çok bunaldım hem de çok..
Her geri geldiğinde affetmekten, o isteyince hemen yelkenleri suya indirmekten ama bir arpa boyu yol gidememekten, bir türlü ona yaranamamaktan yoruldum. Mantığımı kullanamamaktan yoruldum. Hep duygularımla gitmekten herşeye yoruldum ama beni sevmeyen, bir şeyler hissetmeyen, saygı duymayan birine ne kadar duygularımla gidebilirim ki, artık geri gelse de mantığımı kullanmayı öğrenmeliyim..
Benim amaçlarım var değil mi?
Biricit derki; dönerse senindir dönmezse kebaptır..
Etiketler:
Amaçlar ve Eski Sevgili,
aşk evliliği,
aşk ilişkiler,
aşk ilişkiler blogu,
eski sevgili,
eski sevgiliyi unutma yoları,
evlilik,
kadın blogu,
kadın erkek ilişkileri,
sevgili,
yaşam,
yaşam blogu
19 Nisan 2016 Salı
Dolci Baci Aquolina Ruj
Dolci Baci Aquolina Rujumun rengi pudra, pembe rengi gibi, simli olması parlak rujları sevenlerin beğeneceği türden. Ben beğenerek kullanıyorum, rengi doğal duruyor simlerine rağmen, tadı da oldukça güzel.
Etiketler:
alışveriş blogu,
Aquolina,
bakım blogu,
Dolci Baci Aquolina Ruj,
dolci baci ruj deneyenler,
güzellik blogu,
kozmetik blogu,
kozmetik makyaj,
makyaj blogu,
ruj,
yaşam blogu
18 Nisan 2016 Pazartesi
Bioderma Sensibio Mild Cleansing Foaming Gel 200ml
Bioderma Sensibio Mild Cleansing Foaming Gel 200ml
Hassas ve Nem Kaybı Yaşayan Ciltler İçin Temizleme Jelini sabahları ve gece yatmadan cildimi temizlemek için kullanıyorum. Bioderma Sensibio Mild Cleansing Foaming Gel Bioderma'nın yılbaşında gönderdiği hediyeleri arasındaydı.
16 Nisan 2016 Cumartesi
Ekin Türkmen 23 Nisan Çocuk Olmayı Anlatan Videoları Seçiyor!
29 Saniyede Çocuk Olmayı Anlatarak Kazanmaya Ne Dersiniz?
Oyuncu Ekin Türkmen’in Juri Üyeliğini yapacağı dijital yarışma ile video çekmeyi sevenler 1000 TL’lik ödüle ulaşmak için yarışacak. 17 Nisan’da belirlenecek olan en iyi 8 video halk oylamasına sunulacak. Bir hafta boyunca en çok beğeniyi toplayan birinci olacak.
Ekin Türkmen bir haftalığına Mr. OK oldu!
Yaratıcı video platformu olarak konumlanan sosyal ağ BrandFace, her hafta devam eden yarışmasını 23 Nisan haftasında çocuk olmaya ayırdı. Ünlü Oyuncu Ekin Türkmen’in jüri üyeliğini yapacağı ve 23 Nisan ile ilgili videoların yarışacağı vitrinden halk oylaması sonucu en çok puan alan yaratıcı video sahibi 750 TL, sosyal ağın sesi Mr. OK’in seçeceği en yaratıcı video sahibi ise 250 TL ödül kazanacak.
Hastag #29SaniyedeÇocukOlmak, jüri üyesi Ekin Türkmen!
29 saniyelik videoların yarışacağı BrandFace’de Ekin Türkmen’in konuk jüri üyesi olacağı vitrin seçimleri için geri sayım başladı. Yaratıcı videoları ödüllendirerek televizyondaki yarışma heyecanını internete taşıyan BrandFace’nin 23 Nisan haftasına özel yarışması için vitrine çıkanlar, 17 Nisan akşamı açıklanacak ve 18 -24 Nisan tarihleri arasında 23 Nisan gündemi için yarışacak.
Yaratıcı videolara yer veren BrandFace’de bu güne kadar 25 haftada 34 genç toplam 25,000 TL kazanarak yaratıcılıklarının karşılığını hemen aldı. Televizyondaki yarışma heyecanını internete taşıyan Brandface, yetenekli gençleri ödüllendirmeye devam ediyor. BrandFace platformunda video üreticileri ister sosyal sorumluluk alanında isterse de markalar alanında video üretilebiliyor 23 Nisan ile ilgili siz de yarışmak isterseniz, videonuzu brandface adresine bekliyoruz.
*Basın Bültenidir.
Etiketler:
23 nisan,
brandface,
Ekin Türkmen 23 Nisan Çocuk Olmayı Anlatan Videoları Seçiyor,
kadın blogu,
video,
yarışma,
yaseminkokulubirhayat,
yaşam,
yaşam blogu
14 Nisan 2016 Perşembe
Yanlış Zamanlarda Yanlış Sevdalara Düşmüşsem...
Ben ve benim gibi 30 yaş üzeri bekar kadınlar; ya yanlış bir zamana doğduk, yanlış bir zamanda yaşıyoruz ya da büyük bir sorun var.. Yanlış zamanda yaşıyorum, bundan 20 yıl 30 yıl belkide daha fazla zaman önce yaşamalıydım. Erkeklere neler olmuş böyle? Ne yapsan yaranamıyorsun, hani eskiden bir kadının elini tutmak bile değerliydi?! İşte o zamanlarda olmak isterdim, o anları yaşamayı..
Eskiden nazı kadınlar yapardı.. Göz süzüp, cilve yapmak, istemiyormuş gibi yapıp istemek, buluşma yerine geç gitmek, bir erkek tarafından evine kadar bırakılmak, özellikle geç vakitse yolda tek bırakılmamak, bu ve buna benzer çoğu şeyi kadınlar yapardı, kadınlara yapılırdı.. eskiden.. Şimdi her şey erkeklere mübah olmuş, istedikleri gibi davranıp istediklerini yapmayı marifet sanıyorlar.. Değer vermemeyi çok güzel bir özellikleri olarak görüyorlar. Eskiden öyle miydi? Sevmek diye bir kavram vardı ve erkekler bundan kaçmazdı! Sorumluluktan kaçmazdı, bir bütün olmayı düşünürlerdi, ben bunu düşünüyorum uzun zamanlardan beri, yanımda, benim her anımda olacak birini düşlüyorum, hayatımı paylaştığım.. Ne yazık ki olmuyor..
Eskide kalmış, o aşklar, seni seviyorum demeler, yürek sızlamaları.. Yalan dünyanın yalancıları olmuşlar artık.. Bir gün görüşüp ertesi gün hiç bir şey olmamış gibi hayatına devam edebilmek, bunun için ne yapıyorsunuz böyle davranmak için çok merak ediyorum.
Dürüst olmak, şeffaf davranmak sadece kadınlara mahsus özellikler olmuş ve bu özelliklere sahipseniz eğer karşınıza çıkan tüm erkekler sizden uzaklaşıyor.. Amaçlarını anlayamadığım insanlar, hayır anlasam bende ona göre davranacağım ama artık bir karar aldım bana nasıl davranılırsa öyle davranacağım bende..
Değer vermeyene değer vermeyeceğim mesela.. Benimle ilgilenmeyenle ilgilenmeyeceğim.. İşine geldiği gibi davranana işime geldiği gibi davranacağım, sanırım artık büyümüş olmam gerekiyor, hatalarımdan ders alarak büyümüş olmalıyım..
Teknolojinin de hayatımıza tamamen girmesiyle, facebook, instagram, twitter gibi sosyal ağlardan da takip etmeye başlamamızla beraber, eklenilen kişiler, etiketlenilen fotoğraflar, beğenilen şeyler derken, yaşadığımız ilişkilerimizde iyice karmakarışık bir hal aldı. Ve siz bunlarla ilgili bir yorum yaptığınızda kıskanç durumuna düşüyorsunuz halbuki teknolojinin hayatımızı kolaylaştırması gerekmiyor muydu? Aradığım kişiye ulaşılamıyorsa, mesaj yazdığım kişi bana tenezzül edip cevap yazmıyorsa ne anladım ben bu akıllı telefondan bu akıllı teknolojilerden? Benim hayatımı dahada zorlaştırıyor.. Sosyal ağlardan da dersimi almış olmalıyım artık ve..
Sanırım hiç anne olamayacağım bu durum yüzünden çünkü mantık evliliği yapmayacağım. En çokta anne olamayacağım için üzülüyorum.
Ama en çokta sarışın mavi gözlü bir kızım olmayacağı için üzülüyorum şu anda..
Biricit bir türlü anlamıyor..
Thalia BB Krem Light Deneyimim
Nemlendiricili Etkili Ton Dengeleyici Thalia BB Krem'i uzun zamandır kullanıyorum. Thalia markasının ilk kez bir ürününü denedim. Hem çizgi ve kırışıklıklarla mücadele etmeye yardımcı hem de cildi pürüzsüzleştirmeye yönelik olarak yüzümde uyguladığım bu ürünün yapısı çok hafif.
10 Nisan 2016 Pazar
Blogumun Yeni Headerı İle Tanıştınız mı ? :)
Blogumun yeni headerını Sevgili Şafağın Dünyası hazırladı, bloguma yükler yüklemez içime sindi, hemen yerleştirdim. Ellerine sağlık çok güzel yapmış, blogumun tasarımına da uydu çok beğendim:)
Baharın gelmesiyle bu değişiklik bloguma ve bana çok iyi gelecek:) Yenilenmiş headerımı siz nasıl buldunuz?
Etiketler:
bakım blogu,
blog headerı,
blog tasarımı,
Blogumun Yeni Headerı İle Tanıştınız mı,
güzellik blogu,
kadın blogu,
tasarım,
yasemin kokulu bir hayat,
yaşam blogu
8 Nisan 2016 Cuma
Alessandro Nagellack 22 No Oje
Alessandro markasının hem el bakım ürünlerini hem kremlerini hem de ojelerini severek kullanan biri olarak bu yazımda da Alessandro markasına ait bir ojeme yer verdim. Bu seferki tonu koyu krem, açık kahve tonlarında bir renk. Toprak tonlarını sevenler bu rengi sevecek bence. Açık kiremit, kırmızıya yakın bir bej rengi de denebilir bu renge isim bulamadım:)
6 Nisan 2016 Çarşamba
Bloggerlar Paylaşıyor 1. Yaşında Sponsor Olan Markalar
Bir önceki yazımda Bloggerlar Paylaşıyor'un 1. yılını kutladığımızdan bahsetmiştim. Bu yazımda ise etkinliğe sponsor olan firmalardan bahsetmek istiyorum. Perfettivanmelle bizlere süslü bir paket hazırlamış:) İçinde Chupa Chups lezzetleri, Vivident'in sakızları yer alıyor.
Binboğa Bal Bizlere 3 çeşit ballarından göndermiş,Binboğa Balın detaylarını buradaki yazımda da okuyabilirsiniz. Çam ballarına bayıldım bu arada :)
5 Nisan 2016 Salı
Bloggerlar Paylaşıyor 1. Yaşını Blog Yazarları İle Kutladı :)
Bloggerlar Paylaşıyor; geçtiğimiz hafta sonu 1. yılını blog yazarları ile beraber kutladı. 1. yılına yakışır şekilde geçen blogger daveti Eresin Crown Hotel Sultanahmet'de oldu. Eresin Crown Hotel'i diğer otellerden ayıran en önemli özelliği müze otel olması, Türkiye'nin ilk ve tek müze oteli. Yapılan kazılar sırasında çıkan tarihi eserler otelde aynı şekliyle muhafaza ediliyor, bunun için özel izinler alınmış. Müze olarakta ziyaret edebiliyorsunuz, yazımın içinde otelde yer alan tarihi eserlere ait görüntüleri de göreceksiniz.
Eğlenceli ve renkli kutlamamızın yanı sıra tarihi eserleri de dikkatle incelemenizi önemle isterim, ben fotoğraflarken gerçekten de çok ilgimi çektiler.
Bloggerlar Paylaşıyor'un kurucusu Şafağın Dünyası blogunun sahibesi Şafak; öncelikle şehitlerimiz için 1 dakikalık saygı duruşu ve sonrasında da İstiklal Marşımız ile başlangıç yaptıktan sonra açılış konuşmasını yaptı. Güzel bir başlangıç oldu, arkadaşım Şafak'ı tebrik etmek istiyorum, bu güzel düşüncesi için..
Hiç Zeytinyağı ile Zeytinyağlı Yaprak Dolması Tarifi
Malzemeler:
Yaprak veya kara lahana,
Pirinç,
Dolmalık fıstık,
Dolmalık üzüm,
Soğan(küp küp ince ince doğranacak)
Nane, karabiber, tarçın(çok az), yeni bahar, tuz, Hiç Zeytinyağı
2 dilim limon, su, şeker.
Etiketler:
alışveriş blogu,
hiç zeytimyağı,
Hiç Zeytinyağı ile Zeytinyağlı Yaprak Dolması Tarifi,
kadın blogu,
yaşam blogu,
yemek,
yemek blogu,
zeytinyaglı yemekler
4 Nisan 2016 Pazartesi
365IST OUTLET ARTIK BİZLERLE
Açıldığı günden bugüne bünyesinde barındırdığı dünyaca ünlü markaların yanı sıra Türk marka ve tasarımcıların sezon koleksiyonlarını ayrıcalıklı alışveriş deneyimiyle buluşturarak Türkiye’ye yepyeni bir online alışveriş konsepti sunan moda, trend ve alışveriş platformu 365ist şimdi 365ist Outlet’le karşımızda!
Şimdiye kadar dünya modasını ve sezon trendlerini yakından takip eden internet kullanıcılarını Türkiye’de yer almayan yepyeni markalarla buluşturan 365ist, şimdi yeni sezon koleksiyonlarının yanında dünyaca ünlü markaların geçmiş sezon koleksiyonlarını ekstra indirimli fiyatlarla 365ist Outlet’te kullanıcılarıyla buluşturuyor.
Sunduğu yepyeni özellikler, yenilikçi duruşu, ileri teknolojisi ve farklılık anlayışıyla ayrıcalıklı bir online alışveriş deneyimi yaşatmayı hedefleyen 365ist’in sınırsız kombin seçeneklerinden ilham alıp, bu kombinleri satın alabilir, “Ünlülerin Stili” sayfasında hayranı olduğunuz ünlülerin tarzını takip edebilir ve yaptığınız alışverişler için puan kazanabilirsiniz.
*Basın bültenidir.
Etiketler:
365IST OUTLET ARTIK BİZLERLE,
365ist,
alışveriş blogu,
erkek giyim,
giyim,
güzellik blogu,
istanbullu blogger,
kadın alışveriş blogu,
kadın blogu,
kadın giyimi,
moda blogu,
moda sitesi,
yaşam blogu
3 Nisan 2016 Pazar
Bir Mucizedir Kadın Olmak (yaseminkokuluevent) Sponsor Olan Markalar
Herkese harika pazarlar diliyorum, bu yazımda 12 Martta düzenlediğim Bir Mucizedir Kadın Olmak (yaseminkokuluevent) blogger davetime ürünleriyle sponsor olan Türkiye'nin en ünlü markalarına yer vermek istedim.
2 Nisan 2016 Cumartesi
Bir Mucizedir Kadın Olmak (yaseminkokuluevent) Blogger Daveti'nden Eğlenceli Görüntüler:)
12 Martta Dünya Kadınlar Günü için İstanbul Taksim Konak Hotel'de Türkiye'nin en iyi markaları ve Türkiye'nin en iyi, en ünlü blog yazarlarıyla bir araya geldiğimiz 'bir mucizedir kadın olmak' isimli blogger davetini düzenledim. Sizlere o günden neşeli ve eğlenceli karelerle dolu bir yazı hazırladım:)
Mediwell bizimle olan firmalardandı.
Etkinliğimde giydiğim elbisem İroni Giyim'e aitti.
31 Mart 2016 Perşembe
Binboğa Bal Ürünleri
Merhaba,
Bal.. Bir damlası için yüzlerce arının büyük bir ahenk içinde çalıştığı, kavgasız gürültüsüz, birlik ve beraberlik içinde. Her damlası şifa niyetine değerli. İşte tam da arılara uygun bir oluşum. Binboğa bal…
1973 yılında arıcı ailelerin tıpkı arılar gibi birlik içinde oluşturdukları bir S.S. 745 sayılı Kozan Bal Satış Kooperatifinin marka ismi. Binboğa bal ile de etkinlik çalışmaları sırasında tanıştım. Bu kadar üreticinin bir arada olması beni etkiledi. Bu insanlar balını fabrikaya satıp gidenler değil, hepsi işin ortağı. 1400’e yakın ortak yapısı ile oluşan kooperatif Binboğa Bal markası adı altında satış yapıyor.
29 Mart 2016 Salı
Topkapı Sarayı Konyalı Lokantası'nda Kadınlar Günü Yemeği
Topkapı Sarayı Konyalı Lokantası'nda Kadınlar Günü Yemeği'nden bahsedeceğim bu yazımda.
Kadınlar günü için Topkapı Sarayı Konyalı Lokantası'nda düzenlediğim, birbirinden değerli blog yazarlarıyla harika lezzetleri keşfettiğimiz güzel güne sizleri götürüyorum. Bol görselli ve orda olmak isteyeceğiniz bir yazı sizleri bekliyor:)
Konyalı Lokantası'nda Kadınlar Günü Yemeğimize başlarken mekanın sahibi olan 5. kuşak temsilcisi Ahmet Can Bey bizleri bilgilendirdiler. Sıcak,misafirperver, özenli bir şekilde tam da saraylara layık bir şekilde ağırladılar. Şerbetlerin tadı enfesti, Osmanlı Şerbetlerine bayıldım, gittiğinizde mutlaka deneyin. Şerbetlerin hiçbirinde şeker kullanılmamış ama çok tatlı çok lezzetliydiler.
Meşhur Kumluca Portakalı Portakalbende.com ile Kapınızda
Meşhur Kumluca Portakalı Portakalbende ile Kapınızda
Merhaba, Bu hafta sizlere etkinliğimizde sponsor olan firmalardan Portakalbende ile yaptığımız söyleşiyi paylaşmak istiyoruz. Ancak öncesinde size biraz bilgi verelim istedik. Portakal bende, Antalya’nın meşhur Kumluca portakallarını dalından koparıp ayağınıza getiren online bir satış sitesi. Sadece portakal yok ürün gruplarında. Köy reçelleri, nar ekşisi , narenciye ürünler, portakal, mandalina, nar ve kamkat tapteze sizlere ulaşıyor. Havale, kredi kartı yada kapıda ödeme seçenekleri ile alışveriş yapabiliyorsunuz. Birde otomatik portakal diye bir sistemleri var. Bu sistemle siparişinizi bir kere veriyorsunuz ve seçtiğiniz günde, her hafta ürünler size kargolanıyor.
İlk seferinde sipariş verdiğiniz gün 24 saat içinde özel ambalajlanarak size gönderiliyor. Bu sistemle zaman kazanmanın dışında ürünlerin fiyatı değişse de sizin sipariş verdiğiniz fiyat değişmiyor. Ayrıca kargo ücretinden de muaf oluyorsunuz. Kurucularından Tolga bey ile yaptığımız söyleşide aklımıza takılan sorulara cevap bulduk. Tolga bey, Portakal bende fikri nasıl oluştu acaba? Portakalbende sitesi, 3 üniversite arkadaşının ortak girişimi ile ortaya çıkan bir projeydi. Uysal Silahcı; bahçelerimizin sahibi, yaklaşık 100 yıldır bu topraklarda ailecek yetiştiricilik yapıyor. Kumluca’dan bize hep narenciye gönderirdi sağolsun, Bayılarak yerdik. Önce yurtdışına ihracat yapmak için yola çıksak da, daha sonra internet pazarının gün geçtikçe popüler hale gelmesi ve Türkiye’nin bu konuda çok hızlı gitmesi bizi farklı bir yöne itti. Bir startup olarak yola çıktık. Bir e-ticaret sitesi kurduk. Fikir olarak 1.5 seneyi bulsak da, nisan ayında birinci yılımız kutlayacağız. İnsanlara doğal, dalından, mevsiminde ve yöresinden ürünler yedirmek istedik. Şu ana kadar tek bir geri dönen paketimiz ya da beğenilmeyen mamülümüz olmadı çok şükür. Kurucuları kim ve önceden ne iş yaparlardı? Biz dediğim gibi Bilgi Üniversitesi mezunu 3 arkadaş yola çıktık. Benim yurtiçinde inşaat ve teksitil alanlarında çalışmalarım oldu.
Etiketler:
alışveriş blogu,
alışveriş kadın blogu,
kadın blogu,
Meşhur Kumluca Portakalı Portakalbende.com ile Kapınızda,
portakal,
yaşam blogu,
yemek,
yemek blogu
YENİ KELEBEK: TELEVİZYON GİBİ AMA ÖTESİ
Kim demiş her kelebek kısa ömürlüdür diye. Evet, türünün tek örneği olsa da bir Kelebek var ki 44 yıldır uçuyor. Her daim genç kalmayı başaran bu Kelebek 2016’da daha da yükseklere kanat çırpıyor.
Kelebek benim için Hürriyet’in yanında aldığım ek bir gazeteden öte, okurken eğlenip kafa dağıttığım, bir yandan da pek çok şey öğrendiğim başlı başına bir magazin/yaşam/kültür sanat gazetesi oldu hep. Hatta itiraf edeyim, Hürriyet’i Kelebek için satın aldım çoğu kez. İçten içe de bağımsız bir gazete olmasını istedim, bu fikir bana gayet mantıklı geldi. Çünkü bir çırpıda okunup bitiyordu. Azdı sayfa sayısı.
Yıllar içinde Kelebek Hürriyet’ten ayrı, tek başına satılan bir gazete olmadı belki ama 2016 yılıyla birlikte geçirdiği evrimi görünce kendisinin zaten özünde bağımsızlığını çoktan kazanmış bir gazete olduğunu tam anlamıyla fark ettim. Henüz fark etmeyenler de bir Hürriyet aldığında durumu anlayacaklar. Ama yok, ben dayanamayıp “spoiler” vereceğim sanırım. :-)
Bir kere hafta içi her gün Kelebek artık 2 gazete oldu! Evet, bir solukta okuduğumuz Kelebek’in artık bir de 8 sayfalık “Kelebek 2” isimli bir eki var. Yani hafta sonunu iple çektiğimiz, işe güce boğulduğumuz Pazartesi’den Cuma’ya artık bir değil, iki can simidimiz var. Alanında her daim öncü olan ve rakip gazetelerce sıklıkla taklit edilen Kelebek, bir gazete eki olarak kendi ekine sahip olması bakımından da bir ilke imza atmış oldu.
Tam 16 sayfalık bir gazete haline gelen Kelebek’in artan sayfa sayısıyla birlikte içeriği de dolup taşıyor. Yani hem nicelik hem nitelik olarak zenginleşme var Hürriyet Kelebek’te. Benim dikkatimi çeken ilk bomba her Pazartesi yayınlanan Magazin Konseyi köşesi oldu. Köşe demek ne kadar doğru bilmiyorum, çünkü iki tam sayfayı kaplayan farklı konseptte bir yazarlar buluşması bu. Her biri ayrı ayrı okunası, enteresan kalemlere sahip Cengiz Semercioğlu, Onur Baştürk, Melike Karakartal ve Ömür Gedik bir araya gelip Magazin Konseyini oluşturuyor ve haftanın ilgi çeken konularını tartışıyorlar. Her bir yazarın kendi fikrini söylemesiyle aynı konuda farklı düşünceleri okumuş oluyoruz. Sanki televizyonda bir magazin tartışma programı izliyormuşuz gibi ama daha da keyifli. Upuzun ama bir çırpıda okunan bu köşeyi her Pazartesi merakla takip ediyorum, Pazartesi sendromu diye bir şey kalmıyor. Tavsiye ederim.
Magazin Konseyi’nden sonra dikkatimi çeken ikinci bomba da Okey'e 4. Aranıyor. İki haftada bir yayınlanan bu köşede bu kez 3 ilgi çekici isim var: İzzet Çapa, Gonca Vuslateri ve Kenan Erçetingöz. Bu 3 isim her defasında farklı bir ünlüyü aralarına alıp onu köşeye sıkıştırıyorlar. Yine tıpkı bir televizyon programı izliyormuş hissine kapılıp telefonla canlı yayına bağlanarak sohbete katılasınız geliyor.
Gülben Ergen hayranlarına da müjde! Yeni Kelebek’te Gülben de program yapıyor! Pardon yazıyor. Kendisi son yıllarda özellikle kadın ve çocuk merkezli sosyal sorumluluk projelerini başarıyla idare eden bir isim malum. Çocuklar Gülsün Diye adıyla kurduğu derneği bilirsiniz. 81 ilde 81 anaokulu hedefi var ve hatta geçtiğimiz yıl bu hedefin 31’incisini Uşak’ta gerçekleştirdi. Gülben Ergen her Çarşamba Hürriyet Kelebek’te “Kalbimi Koydum” köşesinde ülkemizde olup biten sorunlu meseleleri ele alıyor.
Hayata dair keyfe keder yazılarını sevdiğim Onur Baştürk ve İzzet Çapa yukarıda bahsettiğim ve dâhil oldukları yeni köşelerin dışında bireysel köşe yazılarına da devam ediyor tabii. Hürriyet Kelebek’in son sayfası zaten bu iki isim sayesinde her daim favori.
Yeni Kelebek televizyon gibi, ama ötesi! Niye ötesi? Çünkü gazetenin o vazgeçemediğimiz kokusu, sayfaları usul usul çevirmenin verdiği haz hala yerli yerinde. Ben zaten televizyonu gazeteden üstün gören, televizyon düşkünü biri olmadım hiçbir zaman ama pek okuma alışkanlığı olmayan her yaştan televizyon kuşlarına da iyi gelecek bu Kelebek. Okumanın eşsiz tadına Kelebek’le varacaklar.
Kaynak: http://www.popkedi.com/
Bir boomads advertorial içeriğidir.
Kelebek benim için Hürriyet’in yanında aldığım ek bir gazeteden öte, okurken eğlenip kafa dağıttığım, bir yandan da pek çok şey öğrendiğim başlı başına bir magazin/yaşam/kültür sanat gazetesi oldu hep. Hatta itiraf edeyim, Hürriyet’i Kelebek için satın aldım çoğu kez. İçten içe de bağımsız bir gazete olmasını istedim, bu fikir bana gayet mantıklı geldi. Çünkü bir çırpıda okunup bitiyordu. Azdı sayfa sayısı.
Yıllar içinde Kelebek Hürriyet’ten ayrı, tek başına satılan bir gazete olmadı belki ama 2016 yılıyla birlikte geçirdiği evrimi görünce kendisinin zaten özünde bağımsızlığını çoktan kazanmış bir gazete olduğunu tam anlamıyla fark ettim. Henüz fark etmeyenler de bir Hürriyet aldığında durumu anlayacaklar. Ama yok, ben dayanamayıp “spoiler” vereceğim sanırım. :-)
Tam 16 sayfalık bir gazete haline gelen Kelebek’in artan sayfa sayısıyla birlikte içeriği de dolup taşıyor. Yani hem nicelik hem nitelik olarak zenginleşme var Hürriyet Kelebek’te. Benim dikkatimi çeken ilk bomba her Pazartesi yayınlanan Magazin Konseyi köşesi oldu. Köşe demek ne kadar doğru bilmiyorum, çünkü iki tam sayfayı kaplayan farklı konseptte bir yazarlar buluşması bu. Her biri ayrı ayrı okunası, enteresan kalemlere sahip Cengiz Semercioğlu, Onur Baştürk, Melike Karakartal ve Ömür Gedik bir araya gelip Magazin Konseyini oluşturuyor ve haftanın ilgi çeken konularını tartışıyorlar. Her bir yazarın kendi fikrini söylemesiyle aynı konuda farklı düşünceleri okumuş oluyoruz. Sanki televizyonda bir magazin tartışma programı izliyormuşuz gibi ama daha da keyifli. Upuzun ama bir çırpıda okunan bu köşeyi her Pazartesi merakla takip ediyorum, Pazartesi sendromu diye bir şey kalmıyor. Tavsiye ederim.
Magazin Konseyi’nden sonra dikkatimi çeken ikinci bomba da Okey'e 4. Aranıyor. İki haftada bir yayınlanan bu köşede bu kez 3 ilgi çekici isim var: İzzet Çapa, Gonca Vuslateri ve Kenan Erçetingöz. Bu 3 isim her defasında farklı bir ünlüyü aralarına alıp onu köşeye sıkıştırıyorlar. Yine tıpkı bir televizyon programı izliyormuş hissine kapılıp telefonla canlı yayına bağlanarak sohbete katılasınız geliyor.
Hayata dair keyfe keder yazılarını sevdiğim Onur Baştürk ve İzzet Çapa yukarıda bahsettiğim ve dâhil oldukları yeni köşelerin dışında bireysel köşe yazılarına da devam ediyor tabii. Hürriyet Kelebek’in son sayfası zaten bu iki isim sayesinde her daim favori.
Yeni Kelebek televizyon gibi, ama ötesi! Niye ötesi? Çünkü gazetenin o vazgeçemediğimiz kokusu, sayfaları usul usul çevirmenin verdiği haz hala yerli yerinde. Ben zaten televizyonu gazeteden üstün gören, televizyon düşkünü biri olmadım hiçbir zaman ama pek okuma alışkanlığı olmayan her yaştan televizyon kuşlarına da iyi gelecek bu Kelebek. Okumanın eşsiz tadına Kelebek’le varacaklar.
Kaynak: http://www.popkedi.com/
Bir boomads advertorial içeriğidir.
22 Mart 2016 Salı
Milk Shake Whipped Cream Saç Köpüğü Yenir mi Sürülür mü? :)
İsminden de anlayacağınız gibi Milk Shake kokulu özellikle de çilek kokulu olduğunu düşünüyorum bu ürünün, şu günlerde en çok kullandığım saç bakım ürünlerimden birisi oldu. Oldukça merak ettiğim bir üründü. Kokusunun çok güzel olması dışında saçlarımdaki kör düğümleri açmasını çok sevdim ben en çok:)
O'juvi Elysium Parfüm Deneyimim
O'juvi Parfüm ile yeni tanışıyorum, ilk defa denediğim bir parfüm markası. O'juvi Elysium Parfüm; çiçeksi aldehit, çiçek buketi, gül ve yasemin ile kadınsı bir koku barındırıyor.
Etiketler:
güzellik blogu,
kadın blogu,
kozmetik blogu,
kozmetik makyaj,
makyaj blogu,
O'juvi Elysium Parfüm Deneyimim,
ojuvi,
ojuvi parfüm deneyenler,
parfüm,
parfüm blogu
21 Mart 2016 Pazartesi
Averzio Garfield'li Yatak Örtüm Var Benim :)
Begendim Paylastım Blogun düzenlediği blogger davetinde bizlere özel hazırlanmış olan yatak örtüsü takımına bayılmak değil aşık olduğumu söyleyebilirim:) Garfield'i sevdiğimi bilmeyen yoktur sanırım, hatta blogumda Garfield'le ilgili yazdığım yazılarım dahi bulunuyor:) O kadar sevdiğim bir çizgi karakterdir Garfield :) Bizlere özel hazırlıklar yapan Canım Şerifeciğim hepimize özel olarak sorduğunda bende Garfieldle ilgili olsun demiş, Garfieldli olsun benimkisi demiştim ve etkinliğinde bu güzel armağanı görünce o kadar mutlu oldum ki:) Çocuklar gibi sevindim:))
Averzio'nun bu güzel hediyesi için çok teşekkür ediyorum. Averzio'da erkek-bayan giyiminden ev tekstiline, şapkalara kadar birçok tekstil ürününü çok özel tasarımlarla bulabiliyorsunuz. Sitelerini incelerseniz çeşit çeşit kırlentleri de göreceksiniz ben bayıldım, kadın giyiminde de elbiseler, etekler, taytlar ve tişörtleri oldukça güzel.
Sitelerinde 75TL üzerine ücretsiz kargo imkanı ve 3D ile güvenli alışverişte yapabiliyorsunuz. Tanışmadıysanız hemen sitelerine göz atın bence, özel tasarımlı ürünlerini incelemeye başlayın:)
Etiketler:
alışveriş blogu,
alışveriş kadın blogu,
averzio,
Averzio Garfield'li Yatak Örtüm Var Benim,
ev ürünleri,
garfield,
kadın blogu,
yaşam blogu,
yatak örtüsü
Ritimart; Hayatın ritmini yakalamak için..
Hayatın ritmini yakalamak için.. Bu yazım biraz eğlenceli:) Ritimart; düğünleriniz, etkinlikleriniz, kurumsal toplantılarınız için size eğlenceli müzikler sunan bir orkestra topluluğu.
17 Mart 2016 Perşembe
Erkek Giyim'in Kaliteli Adresi: Pierre Cassi
Sizlere bu yazımda kaliteli ürünleriyle erkek giyiminin en iyi markalarından birisi olan Pierre Cassi markasından bahsetmek istiyorum. Sosyal Annem Blogun Sevginin Rengi Kırmızı Blogger Etkinliğinde bizleri ürünleri ile tanıştırmışlardı.
Etiketler:
alışveriş,
alışveriş blogu,
alışveriş kadın blogu,
Erkek Giyim'in Kaliteli Adresi: Pierre Cassi,
erkek modası,
gömlek,
moda,
moda blogu,
pierre cassi
16 Mart 2016 Çarşamba
Sende Katıl, Çocuklara Abla/ Abi Olmaya Gidiyoruz Hadi
Biz bir kaç blog yazarı bir araya geldik ve aşağıda detaylarını duyuracağımız bir sosyal sorumluluk projesinde birlikte çalışacağız. Sizde bize katılın, bunu tüm Türkiye'ye yayalım..
Çocuk severiz değil mi? Ama kendi çocuğumuzu. Başkasının çocuğuna gelince hep uzaktan sevmeler söz konusu olur. Bir kadın yüreği daha yumuşaktır çocuklara karşı.Çünkü iç güdüsel bir duygusu vardır kadının. Erkek baba olmadan çocuğun anlamını anlayamıyor. Fakat bazı erkeklerde de her zaman bir çocuğa karşı şefkat vardır.
Asıl konumuz bu değil aslında... Biz Bloggerlar olarak 14 Mayıs 2016 Cumartesi günü saat 9.00-11.00 arası Küçükyalı İstanbul Çocuk Esirgeme Kurumu' nu ablalar ve abiler olarak ziyarete gidiyoruz.
Oradaki çocuklara bir günde olsa abla ve abi olarak destek olmak istiyoruz. Aramızda yer almak isteyen olursa bizlere desteklerini esirgemeyeceklerinden eminim. Çocuklar için hep beraber taşın altına elimizi koyalım derim. Onlarda bizim çocuklarımız.
Ülkemizin her bir karışında yer alan çocuklar hepimizin çocuğu. Çocuklarımıza sahip çıkarsak geleceğe daha iyi bakabiliriz. Daha umutlu daha sevgi dolu bir dünya için önce çocuklarımızı sevmeliyiz.
14 Mayıs 2016 Çocuk Esirgeme Kurumu ziyaretimizde bireysel ya da kurumsal olarak katılım sağlamak isteyen herkesi aramızda görmek bizleri ve çocuklarımızı mutlu edecektir.
Katkıda bulunmak isteyenler çocuklar için;
Kıyafet
Temizlik malzemesi
Kırtasiye gereçleri
Oyuncak
Kişisel bakım malzemeleri
Yiyecek ve gıda malzemeleri gibi ihtiyaçları olan her türlü malzeme için bizlerle iletişime geçmesi yeterli olacaktır.
Bir çocuğu da siz sevindirin ve o çocuğun gülüşünden içinize mutluluk aksın.
13 Mart 2016 Pazar
Odak Parfümeri Zıyba Parfümleri Deneyimlerim
Odak Parfümeri'nin şu ana kadar 2 parfümünü denedim. Pembe olanının yani Süslü isimli parfümlerinin içinde ; çiçek ve meyve notaları birleşimi bulunuyor. Hem gündüz hem de gece için uygun, en çok hangisi için derseniz gece parfümü olarak çiçek kokusu daha fazla olduğu için uygulayabilirsiniz.
Etiketler:
bakım blogu,
güzellik blogu,
kadın blogu,
kozmetik makyaj,
makyaj blogu,
odak parfümeri,
Odak Parfümeri Zıyba Parfümleri Deneyimlerim,
parfüm,
parfüm blogu,
yaşam blogu
10 Mart 2016 Perşembe
Kelebek Kadınlar Blogger Etkinliği :)
Cumartesi günü Sevgili Beğendim Paylaştım Blogun tatlı sahibesi Şerife'nin Ramada İstanbul Asia Otel'de düzenlediği kendi kadar tatlı Kelebek Kadınlar 8 Mart Kadınlar Günü blogger etkinliğindeydim. Altunizade'de bulunan bu hoş otelde toplantılarınız için kullanabileceğiniz toplantı odaları da bulunuyor. Merkezi bir yer de kalıyor, İstanbul'a geldiğiniz zamanlarda da kalabileceğiniz bir otel. İçi de dekorasyonu da çok güzeldi, beğendim:)
Çok renkli görüntülerle dolu keyifli bir yazı sizleri bekliyor :)
Etiketler:
Etkinlikler,
güzellik blogu,
kadın blogu,
Kelebek Kadınlar Blogger Etkinliği,
kozmetik blogu,
makyaj blogu,
mekan tanıtımı,
yaşam blogu,
yemek blogu
8 Mart 2016 Salı
Kadınlar Günümüz Kutlu Olsun :)
Blogumun değerli okuyucularının kadınlar gününü kutluyorum. Bugün 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, kadınlara özel bir gün.. Her gün bizim günümüz aslında fakat bugün benim için gerçekten özel bir gün. İlk blogger etkinliğimi 8 Mart 2013'de düzenlemiştim, kadınlar günü için, çünkü bugünü kutlamamız gerektiğini düşünmüştüm, bilmiyorum içimden bir ses bunu söylemişti bana, o zaman blogger etkinliğinin veya blog yazmanın ne olduğunu bile bilmiyordu çoğu insan:) Buradan tık tık o günü inceleyebilirsiniz :) O yüzden benim için daha anlamlı bugün.. Daha sonra bir kez daha kadınlar günüyle ilgili bir blogger daveti düzenlemiştim, seneler seneler geçti çok yakın bir zamanda 7. Blogger Davetimi düzenliyorum, tabii ki bunların arasında tadımlar, markalarla beraber düzenlediğim veya katıldığım blogger etkinlikleri hariç sayı veremiyorum. Velhasıl; bu blogu açmama neden olan, içimi dökmeme ve hayatımı paylaşmama vesile olan herkese teşekkür etmek istiyorum. Hani derler ya bir şeyi yapamayacağını söylediklerinde yapan insanlar vardır ben onlardanım işte. Bana başaramayacağımı söylediğinizde belki hırs diye düşünebilirsiniz fakat asla hırslı birisi olmadım hayatım boyunca kırıldım ama yine de pes etmedim, yapım bu. Benim yaratıcı olmadığımı düşünen birisine çok teşekkür ediyorum, benim başarılarımda payı çok büyük o kişinin.
Watsons Kadınlar Günü İndiriminden Neler Aldım?
Kadınlar Günü nedeniyle birçok firma ürünlerinde indirime girdi bildiğiniz gibi, kadınlar gününün olduğu hafta kadınlar için en çok indirimin olduğu dönemlerden birisi. Ben de Watsons'tan bir kaç şey aldım.
Etiketler:
cilt bakımı blogu,
Dünya Kadınlar Günü,
güzellik blogu,
kozmetik makyaj,
makyaj blogu,
rimmel london,
ruj,
watsons,
Watsons Kadınlar Günü İndiriminden Neler Aldım
6 Mart 2016 Pazar
Selülit karşıtı yepyeni bir vücut bakım ürünü “Elancyl Slim Design” Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr.Sema Gübür'ün reçeteleriyle tanıtıldı
Selülit karşıtı yepyeni bir vücut bakım ürünü
“Elancyl Slim Design” tanıtıldı.
45 yıldır vücut güzelliği konusunda uzman olan Elancyl, selülit bakımında son geliştirdiği ürün Slim Design’ı ilk defa Müzedechanga’da yapılan bir toplantıda tanıttı.
Elancyl Slim Design basın toplantısı Pierre Fabre Dermokozmetik Türkiye Genel Müdürü Orhan Koçer, Elancyl Ürün Müdürü Feyza Ehlidil, Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sema Gübür ve Karikatürist Çağlar Çalışlar’ın katılımıyla gerçekleşti.
Toplantıya katılan Pierre Fabre Türkiye Genel Müdürü Orhan Koçer “ELANCYL1971’den beri incelmede uzman olan bir marka. Elancyl Markası her zaman kadın ihtiyaçlarına yönelik, tamamlayıcı bakımlar sunmakta. Bu gün tanıtımını yaptığımız Slim Design ise 2016’daki yeniliğimiz. Elancyl Slim Design ile selülit bakımında vücudunuzu yeniden dizayn ederek farklı, yeni bir boyut kazandırabilirsiniz.” dedi.
Elancyl Ürün Müdürü Feyza Ehlidil ise; “SLİM DESIGN, selülitle baş edebilen ve etkisi 7 günde gözle görülebilen yepyeni bir ürün.Elancyl, selülit bakımında Slim Design ile ilk defa selülitlere karşı 3 boyutlu etki sağlıyor. İçeriğindeki (Kompleks Kafein)3D, Salacia, Kafein ve Sarmaşığın muhteşem kombinasyonu sayesinde selülitin kalbine etki ederek, yeniden şekillenme, yağ stoğunda düşüş ve ödem atıcı detoks ile kalça ve basen bölgesindeki en inatçı selülitlere savaş açıyor, cilt üzerindeki girintileri azaltıyor ve cildi düzleştiriyor. Vücudun doğal bio ritmine uygun olarak, sabahları yağ yakmaya, geceleri ise yağ depolanmasını bloke etmeye yardımcı oluyor” dedi.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Dr. Sema Gübür’ün vücut / kütle endeksi ölçümlemesi ile tartı aletinde yaptığı kişiye özel ölçümlemeler, yorumlamalar ve verdiği reçeteler büyük ilgi gördü. Deniz mevsimi gelmeden alınması gereken önlemler Dr. Sema Gübür’ün verdiği Elancyl reçetelerinde yer aldı.
Ayrıca davetliler Karikatürist Çağlar Çalışlar’ın kendilerine özel karikatür çizimlerinden büyük keyif aldılar.
*Basın Bültenidir.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)